Ben 28 yaşında bir Veterinerim. Adım Sabri, İstanbul’da, Erenköy’de zengin ailelerin hayvanlarına baktığım bir muayenehanem var. Ancak ailelerin sadece hayvanlarına değil sorunlu genç çocuklarına ve sorunlu hanımlarına da bakarım. Nasıl baktığımı sormayın, muayenehanemde iki odam var, ikincisi özel muayene içindir. Hatta sırf bunun için, kedisini köpeğini bahane edip getirenler de var. Tabii bütün bunlardan, bir ilaç firmasında çalışan karımın haberi yoktu. Eh, gencim, istekliyim herkesi idare ediyorum diye düşünüyordum. karım her sabah erkenden kalkar, kahvaltı hazırlar, duş alıp kahvaltı yaptıktan sonra da işine gider, akşam da tam saat 19.00‘ da evde olurdu. Yani ben öyle sanırdım. Yani çevirdiği dolapları öğrenene kadar. Aşağıda bir kısmını anlatacağım, hepsini anlatsam inanamayacağınız dolapları bunca yıl nasıl çevirdi hala şaşarım buna. Çok şükür şimdi ayrıldık da öfkem biraz olsun geçti. Diyeceksiniz ki ;”sen de dolap çevirmiyor musun muayenehanende”. Hayır, ben sadece sorunlu bazı genç kızlarla ve ilgiye muhtaç orta yaşlı hanımlarla sevişip onları rahatlatıyordum. Bir nevi sosyal hizmet uzmanı gibi çalışıyorum. Neyse anlatacaklarımı duyunca siz de bana hak vereceksiniz. Dinleyin şimdi benim fettan karımın numaralarını. Bundan tam altı ay önce bilgisayarın başına geçip internete girmeye çalışıyordum, ama bir sorun vardı giremiyordum. Sıkıntıdan ne yapacağımı bilemezken eskiden yazdığım bazı lüzumsuz dosyaları silme işine giriştim. Kendi adımla kaydettiğim dosyaları bulmak için tuşlara bastığımda bir sürü dosyanın arasında kendi adımın da geçtiği tuhaf bir dosya adına rastladım. Evet, bu tuhaf dosya adı neydi biliyormusunuz ? “SABRİ’NİN BOYNUZLARI BİR YAŞINDA”. Hemen açtım ve okumaya başladım. İsterseniz beraber okuyalım da öfkelenmekte ne kadar haklı olduğumu siz de görün ;”Bugün 20 Nisan 2001. Saat 15.00 Günlüğüme göz atarken fark ettim. Bu gün Sabri’yi boynuzlamamın tam birinci yıl dönümü. İlk o gün yatmıştım Sabri dışında biriyle. Bu gün de yıl dönümü şerefine güzel bir sikiş daha yapmanın tam zamanı. En iyisi yine Nuri’yi bulup onunla kutlamak. Dur arayayım cepten… Saat 17.00..Koşarak geldi Nuriş’im. Özlemişim onun kısa kalın sikini yalamayı. Ağzıma vermeyi de ne çok sever. Ohh, güzelce yaladım. Sonra da doyura doyura sikti beni. Kısa da olsa kalını iyi oluyor yarrağın. Dolduruyor tam içimi. Basınçla kabarttı bızırımı köpek, çıldırttı, aslan Nuri’m benim, güzel doyurdu. O aptal Sabri hala sarkıyor mu acaba zengin, şımarık Erenköy kokanalarına. Cehenneme kadar yolu var”Evet, bu kadar. Siz olsanız çıldırmaz mısınız. Hem git yat elin hıyarlarıyla, bir de zapta geçir. Günlüğün diğer dosyalarını buldum çabucak. İlki 20 Nisan 2000 tarihli idi ve dosya adı “HOŞÇA KAL SABRİ “idi, okuyalım;İlk kez bugün aldattım…”Bu gün 20 Nisan 2000. Saat gece yarısına geliyor. Sabri uyudu. Günlük tutmaya az önce karar verdim. Uykum yok. Bu gün yaşadıklarım aklımdan hiç çıkmıyor. Hiç huzurlu değilim. Üç yıllık kocamı ilk kez bu gün aldattım. Pişmanım diyeceğim ama o kadının Sabri’yle muayenehanesinde nasıl seviştiğini- karısı olduğumu bilmeden tabi- ballandırarak anlatmasını hatırladıkça “oh olsun “diyorum. Zavallı Nuri’de şaşırdı. Ne zamandır peşimdeydi, kim bilir kaç kez bacaklarımı, göğüslerimi dikizleyip de gidip tuvalette otuz bir çekmişti. Çocukcağız tuvalette benimle gerçekten seviştiğini rüyasında görse inanmazdı ama olmuştu işte. Az daha içime boşalacaktı düşüncesizce. Neyse son anda fark ettim de avuçlarıma doldurmak zorunda kaldı sıcak menilerini. Pek bir şey anlamadım bu sevişmeden ama zaten maksat Sabri’den intikam almak değil mi. Bu günlük bu kadar. Hoşça kal Sabri, merhaba yeni sevgililer “”Bu gün 1 mayıs 2000. Saat 10. 30. Çok güzel bir hava. İşten ayrıldım nasıl olsa. Sabri hala beni işe gidip geliyorum sanıyor. Sansın. Bu yaptığım da iş. Sevişecek uygun birini aramak iş değil mi ? Artık Sabri’den intikam için yapıyorum desem yalan olur. Ne güzelmiş böyle özgürce gezip tozup sikici aramak. Benim de içimde varmış orospuluk galiba. Para da alsam sikicilerden büyüsü bozulur mu acaba ? Yok, yok, bu gün bir gariban daha bulayım da bir fantezi daha yaşayalım… Saat 23. 30. Çok güzel oldu. Amele pazarındaki en iri yapılı ameleyi yanıma çağırdığımda iş buldum diye sevindi gariban. Beraberce vapura binip boğaz gezisi yaptık amele sevgilim(!)`le. Elimi boynuna atıp göğüs kıllarını hafifçe okşuyordum boğazın serinliğine karşı. Sikinin kalktığını, suratının kıpkırmızı olduğunu, gizlemek için ayak ayak üstüne attığını neşeyle izledim. Etraftakiler de bize tuhaf tuhaf bakıyordu. Lüks, dekolte giyimli, bakımlı, makyajlı bir genç kadınla hırpani, iri kıyım, köylü kılıklı bu amelenin sarmaş dolaş halini herkes yadırgıyordu. aslında en çok yadırgayan amele sevgilim(!)’di, ama çok da hoşuna gidiyordu. Daha fazla bekletmedim ve vapurun tuvaletinde verdim ona da. Eteğimi yukarı sıyırıp domaldım ve donumu bile çıkarmadan, arasından sokup hırlamaya başladı. Çok beklemeden boşalıverdi. Böyle fantastik sevişmelerde nedense ben de kolay orgazm oluyorum. O kısa süre içinde ben de boşaldım. Ben toparlanıyordum ki hayret verici bir şekilde yeniden sikini kaldırmaya uğraşıyordu amele. Zavallı kırk yılda bir eline geçirdiği böyle bir karıyı bir posta sikip bırakmak istemiyordu. Benim için güzel bir sürpriz oldu. Hemen yeniden domaldım. Bu kez biraz uzun sürdü. Kıllı elinden tutup klitorisimin üzerine getirdim. Nasırlı ellerle hoyratça okşattım klitorisimi. Resmen bağırarak orgazm oldum. Bizim ayı da dayanamayıp ikinci kez fışkırttı içime”. Vapurdan indikten sonra bir günlük yevmiyesinin ne kadar olduğunu sorup o kadarını verdim eline. Almak istemiyordu. Ben se onu işinden ettiğimi söyleyerek ikna ettim ve zorla verdim parasını. Oohh, uykum geldi, yatayım. Sabri sıkıştırmasa bari. O fantastik sikişten sonra böyle yatakta karı-koca sikişi çekilmez şimdi.”Takma bıyık ve gözlükle…Nasıl, beğendiniz mi bizim fahişenin marifetlerini ? sabah erken kalkar, güzelce duşunu alır, kahvaltısını yapar işe gider, saatinde işten gelir dediğimiz karının anlattığı, daha doğrusu yaşadığı fantezileri beğendiniz mi ?Amelenin yerinde olmak mı isterdiniz ? Benim yerimde olmak da ister miydiniz ? Çalıştığı zamanlarda kazandığı paralarını almalıymışım orospunun. Ev harcamaları için hiç dokunmadığım paralarını biriktirmiş ve işten ayrıldıktan sonra da İstanbul sokaklarında itle kopukla yemiş o paraları. Okuyalım isterseniz ;”Bu gün 13 Haziran. Saat 12.00. Offf, sıkılıyorum, yeni bir şeyler bulmam lazım. Nasıl bir kadınım ben ? Her halde bir anormallik var bende. Kendime fantezi yetiştiremiyorum. Otobüs dolmuş işinden sıkıldım. Ne yapsam, ne yapsam ? Buldum ! Dur önce markete sipariş vereyim de gelsin yanıma genç oğlan… Saat 22. 45. Bu günüm de unutulmazdı doğrusu. Nereden aklıma geliyor bu acayip fanteziler. Marketten siparişleri getiren genç oğlan, “beraberce sinemaya gidelim, git izin al “deyince koşa koşa gidip geldi. Romantik bir filme gidip patlamış mısır yiyeceğiz, azıcık da sıkıştırırsa, ya da dudaktan öperse ne güzel olacaktı. Öyle düşünüyordu her halde. Beraberce porno film oynatan sinemanın olduğu iş hanının önüne vardığımızda utancından kıpkırmızı olmuştu. İş hanının tuvaletine girip çıktığımda tanımamıştı tabii. Zira takma bir bıyık ve gözlükle çıkmıştım tuvaletten. Saçlarım zaten kısaydı. Girdik sinemaya ve arkalara bir yere oturduk. Almanca bir filmdi. Her zamanki gibi uzun uzun kadın yalıyor, adam yalıyor, 3- 4 değişik pozisyonda adam sikiyor, sonunda ya suratına ya göbeğine boşalıp bir diğer çift aynı işlere başlıyordu. Beni daha çok etraftaki genç çocukların çaktırmadan otuz bir çekmeye çalışması tahrik ediyordu. İşini bitiren çıkıyordu sinemadan. Elimi getirdiğim gencin önüne attım. Evet kazık gibi olmuştu. Maksat fantezi olsun deyip eğildim önüne doğru, fermuarı indirip çıkardım sikini ve emmeye başladım. Arada bir perdeye bakarak filmdeki beygirle aynı anda boşaltmak istiyordum. Bu da benim eğlencem işte. İstediğimi başardım, filmdeki beygirle benim beygir aynı anda boşaldı. Ancak benim beygir fahiş bir hata yapmış ve filmdeki beygir gibi böğürmüştü. Sesi duyan teşrifatçı ışığıyla geldi yanımıza. Takma bıyığıma da bulaşan menili suratımla garip garip baktım ışığa doğru. İkimizi de çıkarttılar. Oğlanı tekme tokat kapının önüne koyup beni de makine dairesine aldılar. Beni hala ibne sanıyorlardı. Yüzümü yıkamam için su verdiler. O esnada takma bıyık düştü. Şaşırdılar tabii. “Karı lan bu “dedi birisi. Gözlüğümü de çıkarttığında “hem de fıstık gibi bir karı “diye inledi. Kafamı küçük cama dayayıp filmi seyrettirerek sırayla sikmeye başladılar. Koca perdede özel seçilmiş iri yarrakları yiyen kadınları seyrederek iki herif tarafından sikilmek çok hoşuma gitti. Daha filmdeki ayı boşalırken bir kez, arkamdaki ikinci oğlan boşalırken de ikinci kez orgazm oldum. Bu daracık, havasız, sigara ve osuruk kokulu mekanda domaltılıp porno film seyrederek sikilmek neden tertemiz yatakta Sabri’yle sevişmekten daha çok hoşuma gidiyor ve neden yatakta orgazm taklidi yaparken burada iki kez birden orgazm oluyorum inanın anlayamıyorum. Bende bir sapıklık olduğu kesin. Neyse geç oldu, yatayım”Okudunuz mu siz de, hala bana hak vermiyor musunuz. Çok değerli, işinde gücünde sandığınız eşinizin bir batakhane gülü olduğunu, bundan da zevk aldığını ballandıra ballandıra anlatıp kayda geçirdiğini görürseniz, sizler benim kadar bile sakin kalamazsınız değil mi. Çekip vururum diyenleriniz de vardır içinizde. Çok şükür öyle bir delilik yapmadım ben. Kibarca boşayıp siktir çektim ve bir daha da yüzünü görmedim. Sizlere de ibret olsun diye anlatıyorum. Devam edelim mi? Mideniz yeterince kalkmadıysa, biraz daha iğrençlik görmek istiyorsanız izleyelim bizim şıllığın maceralarını;”Bu gün 15 aralık. Saat 13. 30 Hava da buz gibi her taraf kar. Küçüklüğümden beri bir fantezim var ki hiç gerçekleştirme imkanı olmadı. Dağın başında, karlar içinde sadece camdan yapılmış bir evde dışarıdaki karı izleyerek sevişmek. Camdan yapılmış şömine ile de ısınıyoruz tabi. Nasıl, güzel değil mi ? Bu imkansız biliyorum ama karda sevişmenin bir yolunu düşünüp durdum gün boyunca. Saat 10.00. Feci şekilde üşüttüm. Şu an bilgisayarın başında battaniyeye sarıldım, limonlu çay içiyorum. Bu gün ne yaptım dersiniz ? Banliyö trenine bindim ve en son durakta indim. Etrafta kimsenin görünmediği, bir telefon kulübesine girdim. Geçenlerde barda tanıştığım sakallı adamı arayıp, açık saçık konuşmaya başladım. Bir yandan da elimi amcığıma soktum. Hemen ıslanmıştı. Telefondaki adama sikini çok istediğimi, onu her tarafıma sokmak istediğimi vs. söyleyerek iyice tahrik ettim. Yalvarıyordu, yerimi soruyordu, beni köpekler gibi titrete titrete sikeceğini söylüyor, elinde sikinin olduğunu patlamak üzere olduğunu söylüyordu ki ben sarsıla sarsıla boşaldım, o da boşalmıştı. Trene binip son durakta inmesini söyleyerek beklemeye başladım. 1 saat sonra indi trenden. Koşa koşa geldi telefon kulübesine. Tek kelime bile söylemeden donumu sıyırıp kucağına oturttu. Daracık yerde sırtımı buz gibi cama dayayıp, hızlı hızlı giren yarrağın tadını çıkarttım, dışarıda yağan karı seyrederek. Kucağında çocuk gibi hoplatıyordu beni azgın herif. Sanki az önce telefon başında boşalmamış gibi uzun uzun fışkırttı alttan. Meniler bacaklarımdan sızıyordu. Orgazm olup da kendime gelince soğuğu hissetmeye başladım. Tir tir titreyerek eve geldim. Sabricik yine yoktu evde. Hala da gelmedi. Gidip yatayım.”Fanteziye bayılıyor…Bu kadarı da fazla dediğinizi duyuyorum.”Güzel bir sopayı hak etmiş olan bu karının seks maceralarını bize anlatıyorsun, sen de beş para etmez bir adamsın, hak etmişsin bunları “diyerek bana kızanlarınız da vardır, biliyorum. Beni dinleyin o zaman. Ben uygar bir insanım, böyle durumlarda şiddet kullanılmasından yana değilim. Böylesi bir sapık, orospu ruhlu bir kadına rastlamak gibi bir talihsizliğim olduysa suç benim mi ? Öldürüp hapislerde mi çürüyeyim. Hayır boşanmak yeterli idi benim için. Ancak son bir plan yapıp uyguladım ki, birazdan anlattığımda, siz de bana “bravo “diyeceksiniz. Planım mı neydi. Bizim fahişe fanteziye bayılıyor ya, bu defa ki fantezisinin bir parçası ben olacaktım. Elbette başka bir kılıkta, başka biri gibi. güzelce sikip sonra da bütün numaralarını bildiğimi söyleyerek siktir edecektim. Günlerce düşündüm ne yapacağımı. Onu kışkırtacak, ilginç bir mekan bulmalı idim. Ayrıca ben de sıra dışı bir görüntüde olmalıydım. Onu muayenehanemde başka birisi kılığında sikmeye karar verdim. Evet kendi muayenehanemde beni aldatmak çok hoşuna giderdi. Onu saat vererek muayenehaneme çağırdım. O saatte geleceğimi söyleyerek. Üşenmeden gidip saçlarımı kazıtıp, uzun bir takma sakal taktım, gözüme siyah gözlüğü takıp, körlerin kullandığı bastonu alarak kucağımdaki köpekle dayandım muayenehaneye. Kapıyı açıp girdim, beraberce oturup beklemeye başladık, beni. E ben gelmedim tabi. Kör taklidi yapıyordum. Yanlışlıkla (!) bastonum eteğine takılıp kaldırınca bir şey demedi ama yine yanlışlıkla bardağı ararken memelerini avuçladığımda kafasında şimşekler çaktı. Kesin kararını verdi siktirecekti kocasının muayenehanesinde bu kör adama kendini. “Ne yapıyorsun sen ? “diye sordu.” Af edersiniz”dedim ve ayağa kalkar gibi yapıp üzerine yığıldım. “Çok özür dilerim “diye sözde doğrulur gibi yapıp önümdeki sertliği göbeğine dayadım. “Önemli değil “diyerek o da yaklaştı bana. Kulağına eğilip daha önce hiç kör bir adamla sevişip sevişmediğini sordum. “Hayır”dedi. Sesi tiriyordu, fısıltıyla “denemek istermisin ?” diye sordum. Memelerine kafamı gömüp…Dudaklarıma yapışarak cevap verdi. Hemen soyunuverdik. Tüm vücudumu yalayarak dolaştı ve en son sikimi ağzına alarak uzun uzun yaladı. Kucağıma aldım ve bürodaki büyük masanın üzerine yatırdım. Bacaklarını belime dolayarak sikmeye başladım. Kocasının masasında, kör bir adamın sikmesi bu sapık kadını çıldırtıyordu. Ağza alınmayacak sözlerle konuşup, sertçe kendine çekiyordu kalçalarımdan tutup. Memelerine kafamı gömüp uçlarını ısıra ısıra kızartmış zevkle sikiyordum helal karımı, başka bir adam olarak. Titremeye başladığını görünce dayanamayıp ben de boşalttım içimde ne kadar meni varsa. Temizlenmek üzere banyoya yollandığında gözlüğü, bastonu ve sakalı çıkarıp attım ve masanın başına oturdum. İçeriden geldi ve “Aaaa, sen ne zaman geldin, görmedim “dedi.”yeni geldim “dedim. “Kör bir adam köpeğiyle seni bekliyordu “dedi. “”Ben kimseyi görmedim, sen ne yapıyorsun banyoda ? “dedim. “Makyaj tazeliyorum”diye cevap verdi. “Gel sana bir şey göstereceğim “dedim ve birden sikimi çıkarttım. Çok şaşırdı, “Ne yapıyorsun, biri görecek “diye bağırdı. “Gören gördü zaten, peki sen hiç kör siki gördünmü ?” diye sordum sakince. “Ne diyorsun, sapıttın mı ? “dedi. “Her şeyi gördüm”. “Lütfen, anlatabilirim, kötü bir şey yapma “Merak etme, hiçbir şey yapmayacağım, şu kağıtları imzala, boşanınca hiçbir talepte bulunmayacağına dair”.”Tamam ne istersen yaparım”. “Şimdi de defol git ve bir daha görünme gözüme.”Onu bir daha görmedim. Boşandıktan sonra parasız pulsuz kaldığını, fahişelikle geçimini temin ettiğini bir arkadaşımdan öğrendim…Gönderen: Tekirden

Öğrenciliğimden beri sık sık Eskişehir-Ankara arasında trenle yolculuk yaparım. Üniversitenin ilk yıllarında yol boyunca trende seks konusunda fantezi üretir, hemen her seferinde de tuvalette kendimi tatmin ederek yolculuğu tamamlardım. Okul bitene kadar böyle devam etti bu. Okul bittikten sonra da yolculuklarım devam etti ama bu tür cinsel fantezilerim kalmamıştı. Zira düzenli arkadaşlıklarım oluyor, bol bol seks yapıyordum. Soğuk bir kış günü yine Ankara’dan trene binmiştim. Pek kalabalık yoktu. Kuşetli vagonda tek başıma oturmuş kitap okuyordum ki içeriye genç, gösterişsiz, kumral, çekik gözlü 24-25 yaşlarında bir kız girerek boş yer olup olmadığını sorarak oturmak için izin istedi. Ben elbette oturabileceğini söylerken benden izin istemesine biraz şaşırmıştım. Daha sonraki ürkek ve çekingen tavırlarını da gördükten sonra kızın bir şeylerden korktuğunu ve endişeli olduğunu fark ettim. Bu hali nedense bana çok çekici gelmiş, tuhaf bir şekilde öğrenciliğimdeki fantezilerimi hatırlamış -ne yalan söyleyeyim- birazcıkta uyarılmıştım. Bunu gizlemek için ayak ayak üstüne atmış, kıza ilgisiz şeylerden bahsederek havayı değiştirmeye çalışıyordum ki bilet kontrolörünün gelmesiyle hava kendiliğinden normale döndü. Ben biletimi verdim fakat kız hareketsiz öylece duruyordu. Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Önce ne olduğunu anlayamamıştım ama kontrolörün ikinci defa bilet sorması üzerine durumu anladım ve trene son dakikada yetiştiğini, bu yüzden bilet alamadığını, şimdi trende cezalı bilet alacağımızı söyleyerek cüzdanımı çıkarttım. Cezalı bileti aldık ve kontrolör çıktı. kız bana teşekkür ederken gözleri dolu doluydu. Ben de biraz duygulanmıştım. Az önceki, kızla ilgili fantezilerimden dolayı utanmış ama tabii ki bunu ona söyleyememiştim. Şimdi kıza karşı cinsellikten çok içimde duygusal bir bağın oluştuğunu fark ediyordum. Sadece yoksulluk değil daha farklı bir trajedisi olduğunu tahmin ediyordum bakışlarındaki derin hüzünden. Daha fazla sorular sorarak rahatsız etmek istemedim ama daha sonra görüşmek üzere söz alarak telefonunu kaydettim not defterime. Elini sıkarak Eskişehir’de trenden indim. O Balıkesir’e gidiyordu. O günden sonraki üç ay içerisinde yolculuklar dışında adını bile bilmediğim o kızı hiç düşünmedim. Sadece her zamanki tren yolculuklarımda o kısa beraberliğimizi büyük bir sevgiyle hatırlıyor, tekrar birlikte bir tren yolculuğu yapmayı çok arzuluyordum. kızın o çaresiz halinde güya şövalyelik yapıp kızı etkilemeye çalışmakla kendimi suçluyor, bunu kıza izah etmeyi çok istiyordum. Fakat yolculuk biter bitmez onu unutuyor işlere dalıyordum. Eski kız arkadaşımdan henüz ayrılmıştım ama yeni bir arkadaşlık nedense içimden gelmiyordu. Tıp doktoru olduğunu…Ankara garındaki banklardan birinde onu gördüğümde adeta çarpılmıştım. Evet aynı ona benziyordu ama çok gösterişliydi bu kez. Çekinerek yanına gittim. Beni tanıdı, gülümseyerek ayağa kalktı elini uzattı. Ben “merhaba” diyerek elini sıktım ve henüz adını bile bilmediğimi söylediğimde “Nesrin” diye tekrar gülerek cevap verdi. Ben de adımın Adnan olduğunu söyledim banka otururken. Tren kalkıyordu, beraber trene binerken ben restaurant’ta beklediğimi söyleyerek reddetmesine fırsat vermedim. Eşyalarımızı yerleştirdikten sonra restaurant’ın yolunu tuttum. Az sonra o da geldi. Yemek ve bir şişe kırmızı şarap söyledim. Restaurant’ta içki içip trenin sesini dinlediğim her zaman olduğu gibi çok mutlu hissediyordum kendimi. Nesrine -artık ismiyle hitap ediyordum- o yolculuğu hiç unutamadığımı, o garip halinin nedenini merak ettiğimi söyledim. Gülümseyerek anlatmaya başladı. Tıp doktoru olduğunu, Ankara’da ihtisas yaptığını, okuldayken bir sınıf arkadaşına aşık olup onunla birlikte yaşamaya başladığını, iyi geçen ilk bir yıldan sonra arkadaşının sınıfta kaldığını aralarının gittikçe bozulduğunu, kendisi okulu bitirip ihtisasa başladığını, arkadaşının ise okuldan atıldığını ve bunun sonucunda iyice hırçınlaştığını anlattı. Biraz şarap içerek bir sigara yaktı. Biraz durgunlaşmıştı. Ben hiç konuşmadan dinliyordum. Devam etti. Erkek arkadaşının iyice kıskançlık krizlerine girmeye başladığını, giyimine kuşamına karışmaya kalktığını, onu her şeye rağmen sevdiği için terk etmediğini, ama artık dövmeye başladığında ondan kopmaya karar verdiğini anlattı. Nihayet karşılaştığımız gün arkadaşının eve sarhoş gelerek kendisine küfürler ettiğinde koşarak yanına çantasını bile almayarak evden çıktığını, ne yapacağına karar veremediğini, ilişkisi nedeniyle arasının bozuk olduğu ailesinin de yanına dönemediğini, Balıkesir’deki yakın bir arkadaşının yanına gitmek için gara gelerek son anda yetiştiği trene bindiğini anlattı. Yeni gelen yemeği yemeğe başladık ve bir süre konuşmadık. Yeniden anlatmaya başladı. Balıkesir’deki arkadaşının yanına yerleşmiş telefonla durumu anlattığı şefi yıllık izin işini ayarlamış, bir süre kaldıktan sonra Ankara’ya dönmüş, arkadaşıyla kesin olarak ayrılmış, bir süre sonra arkadaşının memleketine dönüp orada babasıyla birlikte çalışmaya başlamasıyla iyice rahatlamıştı. Aşık olmaya başladığımı…Şimdi kendine çok iyi bakıyordu ve mutluydu. Birer bardak şarap doldururken ben de biraz kendimden bahsettim. Makine mühendisi olduğumu, Eskişehir’de kendime ait, fabrikaların soğutma sistemlerini kuran bir şirketimin olduğunu, yalnız yaşadığımı vs. anlattım. Şarabın ve trenin tıkırtılarının etkisiyle biraz çakırkeyif olmuştuk. Aramızda bir etkileşim olduğunu fark ediyorduk. Ellerini tutmama karşı koymamış, gözlerini gözlerimin içine dikmişti. Kesin olarak aşık olmaya başladığımı hissediyordum. Hesabı ödeyip kalktık ve birbirimize sarılıp sağa sola çarpa çarpa vagonumuza doğru ilerledik. Bu defa yataklı vagondaydı yolculuğum ve başka kimse yoktu. Beraber girdik içeriye. Pencereyi açıp birer sigara yakarak dışarıyı seyrettiğimiz sırada mırıltıyla onu sevdiğimi söyledim. Hiç şaşırmış gibi durmuyordu. Sigaramız bittiğinde uzanarak beni öpmeye başladı. Bu çok hoşuma gitmişti. Uzun uzun konuşmadan öpüştük. Erekliğim iyice uyanmıştı ama bunu ona belli etmemek için biraz geri duruyordum ama o sanki bunu hissetmek istiyor, bana iyice sokuluyordu. Ben de vazgeçmiştim artık kendimi kaçırmaktan. Hatta apış arasına iyice dayanarak biraz hareket ediyor, solumalarının hızlanmasından onunda hoşlandığını anlıyordum. Beraberce yatağa yıkıldığımızda bu gece beraber olacağımızdan emindim ama o silkelenerek kalktı ve bir öpücük kondurararak “ben de seni seviyorum” diyerek çıktı gitti. Artık sırılsıklam aşık olduğumu fark ediyordum. Bir ay boyunca onu düşünerek geçirdim günlerimi. Bir ay sonra Ankara’da bir kafede buluştuk. Ona yine aşık olduğumu hissettim ama asla trendeki büyülü atmosfer gibi değildi. Bundan ona bahsettim. O da katıldı bana. Beraberce uzun bir tren yolculuğuna çıkmayı teklif ettiğimde kabul etti. On gün sonra Ankara dan İzmir’e beraber gitmek üzere yataklı vagon bileti almak üzere gara hareket ettik. On gün heyecanla bekledim yolculuğu. Koşarak gittim gara. Eşyaları yerleştirdiğimiz gibi restaurant’a koştuk. Yine yemek yiyip şarap içtik ve çok romantik duygulu anlar geçirdik. Uçuyorduk ikimiz de. Bir ara “Yol” filminde karısıyla trenin tuvaletinde sevişirken yakalanıp öldürülen izinli mahkum aklıma geldi ve bundan bahsettim ona. Filimi seyretmemişti ancak hikayeden etkilenmişti. Biraz durgunlaşmıştık ama şişe bittiğinde yeniden canlandık ve gülerek, sallana sallana vagonumuza ulaştık. Beni üzerine çekerek…İçeri girer girmez kapıyı içeriden kilitledik ve anlaşmış gibi sarılarak öpüşmeye başladık. Kesik kesik soluk alıyor ve kendi organını sertleşen erkekliğime sürtmek için üzerime abanıyordu. Kısa sürede çırılçıplak kaldık. Vücudunun her yerini öpüp okşuyordum sallana sallana giden trenin içinde. Yatağın üzerine yıkıldık beraberce. Sırt üstü yattı ve beni üzerine çekerek yeniden öpmeye başladı. Elleriyle tuttuğu erkekliğimi ustaca içine kaydırdı. Dilini ağzımın içine sokmuş dilimle buluşturuyor, bazen de dilimi alıp emiyordu. Yatağın üzerinde trenin sallanmasıyla birleşiyor, ayrılıyorduk. Trenin düdüğü keskin keskin öterken “ohh, içime akmanı istiyorum” diye inlemiş ardından her ikimiz de sarsılmaya başlamıştık. Bir süre dudaklarımız ve vücudumuz ayrılmadan yatıp kaldık. Bir süre sonra ayrılarak ağlamaya başladı. Önce yavaş yavaş sonra hıçkırarak ağladı. Anlam verememiş duygusallığına bağlamıştım. Daha sonra sarılarak sabaha kadar uyuduk. sabah beraber kahvaltı yaptıktan sonra pencereden dışarıyı seyrettik İzmir’e kadar. İzmir’de tüm ısrarlarıma karşın görüşmedi benimle. Sonraki günlerde de hep reddetti görüşme isteğimi. Tam bir buçuk yıl boyunca görmedim onu. Başka herhangi bir arkadaşım da olmadı. Çünkü hala aşıktım ona. Bir buçuk yıl sonra yine bir trende gördüm onu. Ne yazık ki bu defa büyük bir hayal kırıklığı bekliyordu beni. Evet onu vagonlardan birinin kapısında bir adamla beraber olmak için pazarlık yaparken gördüm. Yıkılmıştım yanına doğru gittim. Beni gördü ve kaçmaya başladı. Trenin içinde kovalamaca oynuyorduk. Nihayet bir tuvaletin içine attı kendini ve kapıyı kilitledi. Kapısına dayandım ve bana her şeyi anlatmasını söyledim. Söylediği her şeyin yalan olduğunu, doktor falan olmadığını, sadece parasızlıktan okuyamadığını, tıptan atıldığını, garda ve trenlerde fahişelik yaparak yaşamını sürdürdüğünü, benimle karşılaştığı gün de trende beraber olduğu bir adamın kendisiyle yattıktan sonra parasını da alarak kendisini dışarı attığını, ondan kaçarken yanıma geldiğini, benimle de parayla yatmayı planladığını ancak benim bilet almam üzerine böyle bir teklifte bulunamadığını ağlayarak anlattı. Sadece beni sevdiğinin yalan olmadığını ama bunun bir öneminin olmadığını da ekledi. O gün ve hayatımın daha sonraki hiçbir gününde benimle bir daha görüşmeyi kabul etmedi. Hayatımın tek gerçek aşkıyla maalesef bir daha görüşemedim. Yataklı vagondaki o geceden başka da sevişemedim biricik aşkımla. Kim bilir, belki de bu durum yaşattı yıllar süren bu aşkı içimde…Gönderen: Erotika

Yazlık komşumuz yakın arkadaşım Turanın annesi çok güzel. Her zaman hayallerimi süsleyen 43 yaşında olgun, bakımlı ve seksi bir kadındır. Ailelerimiz de iyi görüştüğünden kışında gidip onlarda kalabileceğimizi söyledi Çiğdem teyze. Ben de seve seve dedim. Kışın bigün gittim kalmaya ve gece kendi yattıkları odanın yanındaki odayı bana ayarladılar.Ahmet amca geceleri çok içen bi adam. Yaklaşık 50 yaşında. O gecede beraber içtik tabi o yine çok içti gece yattık ama beni uyku tutmadı. Bir an içerden gelen seslere kulak verdim ve şu sesleri duydum “ufff Ahmetcim olmuyo, yine çok içmişsin herhalde, neyse moralini bozzma ama 2 aydır bu böyle” Ben bu sözleri duyunca cok tahrik oldum ve sabaha kadar ereksiyon halde kaldım. sabah beni uyandırmaya Çiğdem teyze geldi ve ereksiyon haldeki penisimi gördü. Kahvaltıdan sonra arkadaşım Turan`la dükkana gittik. Telefon geldi Çiğdem teyzeden ve beni bişeyler almak için eve çağırıyordu. Hemen arabayla gittim. Eve girdim yukarıdaydı çiğdem teyze. 3.kata çıktım ve karşımda çok seksi leopar desenli iççamaşırlarıyla duruyordu.Ondan sonra olanlar oldu zaten. Deliler gibi sevişmeye başladık, vajinası biraz sarkıktı ama yalalyınca nasıl inliyordu birgörseniz. Sonra boxer`ımı indirdi ve penisimi ağzıma almaya başladı. Kocasınınkinden daha büyük olduğunu söyledi, sonra bacak omuz pozisyonuyla başlayan gömme dakikaları başladı. Hele o koca poposuna domaltarak vurmak en zevklisiydi. Nasıl boşaldım bende bilmiyorum, o benim için seks Tanrıçası…Gönderen: Queen Lover

Herkese selamlar. Evin ihtiyacı olan malzemeleri almak için gittiğim süper markette çalışmakta olan bir kızla başımdan geçen anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Her zamanki gibi alışverişe çıkmak üzereydim. Bize yakın yeni açılmış bir alış veriş merkezinin yolunu tuttum. Burası her zamanki alış veriş yaptığım yerden çok daha büyüktü. Burayı tanımak için gezmeye başlarken ara sırada alacağım ürünlerin yerlerini orada çalışan bayanlara soruyordum. Ben böyle gezerken gözüme çok güzel bir kız takılmıştı tezgahta eşyaları düzeltip bir şeyler yapıyordu. Hemen yanına yanaşıp bazı malların yerini sormaya başladım oda bana yardım etmek için buyrun göstereyim deyiverdi ve önüme geçip yürümeye başladı. Ben arkada o önde yürümeye başladık. Benim gözlerin kızın güzelim kalçalarına takıldı. kız kalçalarını çok güzel sallayıp yürüyordu yani çok güzel kıvırıyordu. kızın üzerinde beyaz bir gömlek altında ise kısacık bir etek vardı. Gözlerimi onun kalçalarından ayıramıyordum. Ara sırada onunla konuşuyordum kızın sesi çok seksiydi. Bu durum beni çok tahrik ediyordu. Onunla konuşmayı mümkün olduğu kadar uzatıyordum. Oda benimle konuşuyordu. Biz alış veriş merkezinin 3 katındaydık. Etraf sessizdi. Burası giyim üzerine satış yapın bölümdü. Ben bana uygun kot pantolonlarının olup olmadığını sordum. Beni o bölüme doğru davet etti. Bana bir pantolon verip denememi istedi. Ben kabine girip soyunmaya başladım oda kabinin önünde duruyordu. Bana seslenip nasıl oldu mu deyiverdi pantolon bana çok dar geliyordu. Dışarı çıkıp nasıl diye sordum. Oda şöyle bir durup evet dar gibi dedi. Bu arada da yarrağım kızın o tahrik edici sesi yüzünden çoktan dimdik olmuştu. Ben ellerimi bacak arama sokup buralarımı çok sıktı dedim oda önüme bakıp şöyle bir gülümsedikten sonra (her halde yarrağımın kalkmış olduğunu anlamıştı) evet çok dar dedi. Bana bir beden büyük pantolon verip şunu bir deneyiver dedi. Ben kabine girip soyundum bu arada aklıma şeytani bir fikir geldi pantolona bir bacağımı geçirip hemen kıza seslendim bu pantolon defolu olduğunu dikişlerinin yanlış yapıldığını söyledim oda bana seslenip öyle bir şeyin imkansız olduğunu bakabilir miyim dedi. Ellerimi kalçalarında…Bende buyrun deyip onu kabine çağırdım. Bana doğru yanaşınca kabine doğru ellerini uzatmıştı ben ellerini tutup onu kabinin içine koydum ve hemen kızın o güzelim dudaklarına yapışıp öpmeye başladım. kız birden çok şaşırmıştı ne yapıyorsun deyiverdi ve bana terbiyesiz dedi. Sizin güzelliğiniz karşısında dayanamıyorum dedim ve bir daha dudaklarına yapışıp öpmeye başladım oda bana karşılık veriyordu. Ben ellerimi kalçalarında gezdiriyor ara sırada ellerimle gömleğinin düğmelerini açıyordum kız çok oynaş bir kıza benziyordu. Hemen sütyenini çıkarıp memelerini emmeye ve okşamaya başladım. Bu hareketlerimden çok tahrik olmuştu. Ben hemen diz üstü çöküp eteğini yukarı sıyırdım güzelim bacakları yavaş yavaş karşıma çıkıyordu. O ise ne olur çabuk ol diyordu bir gelen olur yakalanırız diyordu. Ben hemen kızın bembeyaz donunu çıkarıp onun o kıllı amını öpmeye ve yalamaya başladım. Amı ıslanmıştı, ben hemen donumu çıkarıp yarrağımı onun o sıcak amına sapladım ondan derin bir oh sesi çıktı. Ve ben onun o sıcak amında gidip gelmeye başladım bir süre sonra ikimizde patlama noktasına ulaşmak üzereydik. Önce o sarsıla sarsıla boşaldı hemen ardında ben boşaldım. Hemen o elbiselerini giyip dışarı çıktı ben ise yeni pantolonu giymiş ve dişarı çıkmıştım. Daha sonra tanıştık adının meltem olduğunu öğrendim her fırsatta buluşuyor ve birbirimizin olmaya gayret ediyorduk…Gönderen: Tatlı

Her gece akşam geç saatlere kadar oturduğum nuran adındaki kız arkadaşımla yine oturuyorduk. Aynı sokakta. Benim karşıki apartmanda oturuyordu. Nuran`la sohbet ederken sokağın ucundan kızıl saçlı kısa boylu bir kızın geldiğini gördüm. Nuran dediğim arkadaş bağırdı. Sevgi gel burdayım diye kızıl saçlı kızın adınıda öğrenmiştim yanaştıkça çok güzel olmadığını ama çok çekici olduğunu farkettim. Neyse tanıştık, bana nerde çalıştığımı vs. vs. sordu, cevapladım. Ona nerde oturduğunu sordum, 3 sokak aşşağımızda oturduğunu söledi. Nuran`ın papucu dama atılmıştı. Ben gidiyorum iyi geceler dedi neyse, nuran giti biz baş başa kaldık. Kuzenin atölyesi vardı anahtarıda bende. Tv falan izler sohbete devam ederiz dedim, olur dedi. Neyse içeri geçtik tv yi açtım yanyana oturuyorduk. Tv yi kapadım ne oldu dedi yok birşey dedim, çok çekicisin ve bir kez öpebirlimiyim diye sordum. Teredüt etmeden tabiki dedi biraz şaşırmıştım ufak bir öpücük aldım 10 sny. kadar sonra tekrar öptüm ve daha sonra 1-2 dk kadar hic dudaklarımı ayırmadan öptüm oda rahatsız olmadı, dudaklarının kuruduğunu ve su içmek istdiğini söyledi. Suyu içtikten sonra devam ettik, sol bacağıma doğru oturdu ellerimi t-shirt`ünün içine atarak sütyenin altından göğüslerini sıkmaya başladım. İlk az elleyip elimi çekiyordum, tepkisi ne olcak diyordum ve tepki vermedi. Elimi tutarak kendi göğüslerine doğru ellerimi soktu, elimi bastırmamı söyledi. Daha sonra oda ellerini elimin üstüne koyarak oda bastırdı. Göğüsleri olduca büyüktü t-shirt ünü cıkarttım südyenini cıkartmamı söyledi. Büyük bir keyifle cıkarttım daha sonra bana gömleğimi cıkartmamı söyledi. Bende ona yere yatalım dedim. Yere yattık, üstüne cıktım. Göğüslerinin ucunu once sıkmaya başladım. Aşırı hoşlanıyordu bundan, semsert ve dimdik olmuştu. Daha sonra yalamaya başladım. Onu becermeyi kafama koymuştum ama bir cekingenlik bir korku olduğunu sezdim. Ona sordum, hamile kalmaktan korktuğunu söyledi. Bir iki ince laftan sonra korkma olmuyacak dedim güvendi. Ben de biraz cekiniyordum. Benden 2 yaş büyüktü, 21 yaşındaydı. Pantolonunun 2 düğmesini actım. Alıştıra alıştıra yapıyordum çünkü korkuyordu.Daha sonra dayanamadım pantolonunu indirdim sadece kilotla duruyordu. Bende üstümdeki herşeyi çıkarttım kilot`unun yanından amını üstünde avuc içi denilebilcek bir şekilde üç parmağımı gezdiriyordum. Hamile kalmayacağım değil mi?Çok korkuyor ama inanılmaz zevk alıyordu. Aynı şekilde bende alıyordum ben bacak arasına kafamı sokarak amını yalamaya başladım inanılmaz şekilde sesler cıkarıyordu. Bunu ellerinden kaldırdım, koltuğa oturdum ve kucağıma oturdu. Şeyim artık onun amının içindeydi. Hamile kalmıyacağım değilmi diye sürekli soruyordu. Hayır diyordum. O posizyonda 1 dk kadar devam ettik. Daha sonra ayağa kalktık duvara yasladım. Arkası bana dönük bir şekilde sağ bacağından kaldırıp sikimi gütünün altından amına soktum. Tamamen kökledim! Her gidip gelmemde sanki düz duvara tırmanacaktı. Boşaldığını anladım bende boşalmak üzereydim 1-2 dk kadar içinde bekleyip tekrar devam ediyordum geç boşalmak için daha sonra tekrar posizyon deiştirdik. Domalmasını istedim, götünden sikmeyi düşünüyordum ama istemediğini söyledi, zorlamadım. Tekrar amına yöneldim aşırı zevk alıyor inanılmaz şekilde bağırıyordu, bende aşırı zevk alıyordum ve saatlerce onu becermek istiyordum 2. Kez boşaldı bende dayanamadım boşalıcaktım ama hamile kalmak istemiyordum dediği ve söz veridiğim için ağzına başaldım. Saxo cekmeye başladı, sikimi hissetmiyordum sanki. Bedenimden kopartmış bir şekilde saxo ya devam etti. Saxo bittikten sonra kısa bir süre daha öpüştük ve nasıl bulduğunu sordum, inanılmaz olduğunu ve devamlı yapmak istediğini söyledi. Beni çok sevdiğini söyledi, sexide benden başkasıyla yapmamayı düşündüğünü söyledi. Bende onun bana söylediklerini söyledim, giyindik dışarı cıktık ve 5-6 aydırda konuşmuyoruz göremiyorum. Unutulmayacak bir andı birazda korkmasa çok daha iyi olacaktı…Gönderen: Serkan

Onunla ilk Ankara`da umitsiz bir cumartesi aksaminin sonunda tanistim. Arkadasim Hakan ile birlikte tanidigimiz butun Ankara`li kizlari telefonla arayip cikmayi teklif ettik ama reddedildik. Sonunda Hakan, Aycan adinda tanidigi bir kiz oldugunu ve 2 ev arkadasiyla beraber yasadigini soyledi. Son bir umutla Aycan`i aradik ve bu sefer kabul cevabini aldik. Hemen arabamizla kizlari almaya gittik. Biz 3 kiz bekliyorduk ama 4 kisiydiler. Adana`dan bir arkadaslari onlara ziyarete gelmis. Beraber Ankara`da yeni acilmis bir diskoya gittik.Basta herkes mesafeli idi. Ama gece ilerledikce Adana`li hatun seksi dans figurleriyle hemen dikkatimi cekti. Ilk once Hakan ile dans ediyordu ama Hakan gozune diger kizlardan birini kestirmisti. Bunu bildigim icin rahat bir sekilde kiza yaklastim. Uzerinde dar bir kot pantolon ile askili gogus dekolteli bir bluz vardi. Hemen harekete gectim. Biraz karsilikli danstan sonra hatuna iyice yaklastim. Belinden tutup kendime cektikgimde her zamanki taktigi uygulamaya koydum. Yavassa ellerimi kalcalarina dogru indirmeye basladim. Verecegi tepkiyi merak ediyordum. Kalcalarina kadar geldigimde hicbirsey demedi, sadece muzipce yuzume guldu. Vizeyi almistim, artik beni durduramazdi. Pistte sadece biz varmiscasina delicesine dans etmeye basladik. Sikim iyice sertlesmisti. hatunda tam bir zilliydi. Sirtini bana donup durmadan o guzelim kalcalarini bana dayiyordu. Bende belinden tutup sikimi iyice kalcalarina bastiriyordum. Sonra yuzunu bana dondurup atesli opucuklere boguyordum. Oyle zamanlarda ellerim ya kalcalarinda oluyor, yada caktirmadan goguslerine uzanip onlari mincikliyordum. Göğüslerine suyu boşalttım…Sonra yoruldugunu soyledi. Bara gectik. Barmenden su istedi. Bardagin yarisini icip bana uzatti. Benim aklimda yine muziplik var tabi. Baktim cevrede de bize bakan yok, hemen kizin dekoltesinden goguslerine suyu bosalttim ve suyu goguslerinden ictim. hatun iyice cildirdi. “Cikalim mi?” diye sorunca Hakan`i beklememiz gerektigini arabanin onun oldugunu soyledim. Bir saat elemanlarin eve gitme karari almalarini bekledik. Bu arada ne kadar azmis oldugumuzu tahmin edersiniz.Onlarin evine geldigimizde benim hatun hemen bizi yukariya davet etti. Hep beraber yukari ciktik. Aycan kahve yapmaya gitti ama geldiginde biz salonda olmayacaktik. hatun beni tuttugu gibi kizlarin birinin odasina atti.Bana “Soyun ve yataga uzan. Hicbirseye karismiyacaksin, kendini bana birakacaksin. Ben izin verene kadarda bana dokunmak yok” dedi. Benim icin cok cok zor olacagini bile bile kabul ettim. Sadece kulodum kalana kadar soyunup yataga uzandim. O da kotunu cikardi. Guzel kalcalari beni iyice tahrik etti ama bluzu hala uzerindeydi.Beni hayal kırıklığına uğratmadı…Hemen uzerime cikti. Dudaklarimdan opmeye basladi. Sonra boynuma oradan goguslerime indi.Sonra kolumu kaldirip koltuk altlarimi yalamaya basladi. Inanilmaz zevk aliyor ve inanilmaz sertlesmistim. Gobegimi yalamaya basladiginda sikim kulodumun altindan adeta cenesine carpmaya baslamisti. Kulodumu yavassa cikardi ve iste sikim kocaman haliyle onundeydi. Once baldirlarimi yaladi. Ben agzina alacak mi diye sabirsizlanmaya baslamistim. Oral seks yapmayan kizlardan olabilirdi. Ama beni hayal kirikligina ugratmadi. Once sikimi tutup altindan tasaklarimi yaladi. Sonra hafifce diliyle yukariya kaymaya basladi. Nihayet sikimin basina gelmisti dili. Biraz basini yaladiktan sonra koca siki dibine kadar agzina aldi. Butun gucuyle pompaliyordu. Saclarindan tutup iyice kendime bastirdim. Bosalacagimi anladigimda saclarini biraktim. Agzina bosalmaktan cekiniyor, igrenirse gecenin kalan kismini mahvetmek istemiyordum. “Bosalicam” dedigimde sag eliyle sikimi iyice kavradi, sol elimlede tasaklarimi sikmaya basladi. Aninda agzina bosaldim. Saniyelerce agzina dollerimi akittim. Sikimi hic birakmadi ve butun spermlerimi yuttu.Isi bitince kulagima egilip “Cok lezzetliydi” dedi. Sozleri, ses tonu beni hep tahrik ediyordu. Agzimdan “Seni sikmek istiyorum” kelimeleri dokuldu. “Hic soylemiyeceksin sanmistim” dedi. “Biraz dinlenmek ister misin yoksa seni hemen icime alayim mi?” diye sordugunda cevabim kesindi. “Hemen!” Kulodunu cikardi. Bluz hala uzerindeydi. Sikimi kavrayip icine yerlestirdi ve yavassa oturup kalkmaya basladi. Bluzun icinde kocaman memeler inip kalkiyordu ama onlari hala gorememek beni deli ediyordu. Yattigim yerden dogruldum ve bluzunu cikardim. Vakit kaybetmeksizin goguslerine yumuldum. O ise sikimin ustunde gidip gelmeye devam ediyordu. Ami sirilsiklamdi. Ben ise kalcalarini avuclamis gogus uclarini isiriyordum. Sonra kendini geriye atti. Gogusleri birer portakal gibi iyice ortaya cikinca dayanamadim. Prezervatif olmadigi icin yine onu uyarma geregi duydum. Bu sefer tepkisiz kalmadi ve uzerimden kalkip sikimi amindan cikardi. Kendi gobegime bosaldim. 5 dakika icinde 2 kez bosalmistim. Bir selpak ile spermleri temizledi ve yanima uzandi.Artik oldum bir sure yapamam derken, tahrik edici ses tonu ve bastan cikarici sozleri yine beni harekete gecti. “Goguslerime bosalmani ve spermlerinin goguslerimden asagiya dogru akmasini hissetmek istiyorum” dedi. Sanki 5 dakika icinde 2 kez bosalan ben degilmisim gibi hemen ise koyuldum. Bu sefer vucudumu ona cevirdim ve kizi basindan asagiya dogru bastirip sikime kadar ittim. Agzi tam sikimin onune geldiginde agzina alip tekrar emmeye basladi. Bende sanki kadini altima almisimda amini sikiyormusum gibi agzi icinde gidip gelmeye basladim. Kelimenin tam anlamiyla agzini sikiyordum. Bir eliyle sikimi tutuyor digerini ise bacaklarimin arasindan gecirmis kalcalarimdan beni kendine dogru itiyordu. Biraz sonra agzindan cikarip sikimi goguslerine dogru tuttum ve tam istedigi gibi goguslerine, ozelliklede iki gogsunun arasina bosaldim. hatun kivraniyor dollerin vucudundan yavas yavas akisini hissetmeye calisiyordu. Goruntu muazzamdi. Vucudundaki dolleri elimle alip ona yalatmaya basladim. Cok zevk aliyor gibiydi. Spermlerin bir kismini ona ellerimle yediriyor kalanini ise yuzune suruyordum. Yuzu iyicene spermle kapanmisti. Dayanamayip yine agzina verdim. Sikimi emerken bana bakiyor bende yuzunu izliyordum. Yuzu spermlerle dolu iken bu sekilde oral seks yapisi bana buyuk hazlar veriyordu ama bendeki pinar bitmisti. Bosalacak halim olmadigini anladigimda cikardim sikimi. Temizlenip giyindik ve iceri gectik. Herkes bize bakip guluyordu. Bagiritlarimiz iceri kadar gittigi kesindi ve saklayacak bir halimiz yoktu. Ertesi gun Adana`ya dondu. Bir gun sonrada ben de Istanbul`a geldim. Hic gorusemiycez derken beni aradi. Ismi Beniz imis. Yeni ogreniyordum ismini. Istanbul`a yerlesecegini soyluyordu. Gelince tekrar bulustuk ve su an beraberiz. Muthis bir seks hayatimiz ve guzel bir beraberligimiz var. Belki size baska atesli gecelerimizide yazarim…Gönderen: Zorlu

Sizlere başımdan geçen güzel bir anımı anlatmak istiyorum. Ben 24 yaşında bekar ve yalnız yaşayan bir makine mühendisiyim, otobüste ve daha sonra evimde devam eden güzel bir anı anlatacağım. Her zamanki gibi iş çıkışı eve gitmek için minibüs bekliyordum. Minibüsler tıka basa doluydu ve minibüs yerine durağa gelen otobüse binmeye karar verdim. Otobüs tıka basa doluydu. Bindiğimde ancak kapının arkasında durabildim. Bir sonraki durakta durduğumuzda bir sürü yolcu otobüse binmeye başladı. Biz de haliyle gerilere gitmeye başladık, ilerleye ilerleye daha sonra adının sevil olduğunu öğrendiğim çok güzel ve de vucudu mükemmel kızın yanına geçtim. Otobüs tıka basa dolu olduğu ve de trafiğin yoğun olduğu bir akşamdı.Otobüs bir durup kalkıyordu ve bizlerde otobüsle gidip geliyorduk. Böyle bir anda ellerim sevilin bacak ve kalçasına sürtünüyordu. Ve bu hoşuma gitmekle beraber birazda çekiniyordum. Sevil 19 yaşlarında kumral saçalarını ipeksi ve uzun vucut ölçüleri mükemmel bir kızdı. Sevil de elimin kalça ve bacağına sürtünmesine tepki göstermeyince bu durum benimde hoşuna gitmeye başlamıştı. Bundan cesaretle ellerimi kalçasında gezdirmeye başladım. Bir ara dönüp birbirimize bakıp gülümsedik. Ve ben mükemmel yüz hatları ve hayatımda görebildiğim bir dudak vardı karşımda. Bundan çok etkilenmiştim. Bir ara sevil cama doğru tutundu ve bu haliyle o güzelim kalçaları tam da karşımda duruyordu. Sevilin üzerinde ince askılı bir elbise duruyordu ve bu haliyle sevilin külot giymediği belli oluyordu. Ve bende bu fırsat kaçmaz diyerek önümü sevilin kalçasına doğru ileri ittim. Sevil bu hareketimi hissedince oda kendini geriye doğru itmeye başladı. Ve bu durumda onun kalçaları ve benim yarağım bir uyum içinde birbirine kenetlenmiş oldu. Bu şekilde bir süre devam edip ellerimi poposunda gezdirmeye başladım. Bu arada da dikkat çekmemek için elimden geleni yapıyordum. Otobüs yavaş yavaş boşalınca birbirimizden ayrıldık. Karşılık veriyordu…Bu günlük bu kadar deyip ondan uzaklaştım. İneceğim durağa yaklaşınca ikimizin de aynı durakta ineceğimizi anladım. Otobüsün durakta durması için düğmeye bastım o da yanıma gelip durdu. Otobüs durunca ona yol verip önce siz buyrun diye seslendim. Teşekkür edip indi ve bir süre aynı yönde konuşmadan yürüdük. Ve ben söze başlayıp sizinle arkadaş olup olamıyacağımızı sordum. Gülümseyip neden olmasın diye cevap verdi. Sevilin evi bizim evden uzak değildi. Bir birimizi daha iyi tanımak ve de güzel bir gece geçirmek için onu evime davet ettim. Oda bunu kabul etti. Eve doğru beraber yürümeye başladık, ikimizin de amacı biran önce eve gidip birbirimize sahip olmaktı. Evin kapısını açtıktan sonra içeri girer girmez sevilin o güzel dudaklarına yapıştım. Sevil biraz çekingen gibiydi. Bu çekingenlik çok kısa sürdü ve sevil de yaptığım her harekete karşılık veriyordu. Ellerimi poposunda gezdirmeye başladım, yavaşça eteğini yukarı kaldırdım. Evet tahmin ettiğim gibi sevil iç çamaşırı giymemişti. Kalçalarını avuçlamaya başladım, bu arada da sevilin boynunu öpüyor ve yavaşça memelerine doğru aşağı iniyordum. Bir ara ellerimi sevilin amcığına götürdüm, sevilin amı ateş gibi yanıyor ve çok ıslanmıştı. Parmaklarımla sevilin amını okşamaya başladım arada da orta parmağımı sevilin amından içeri sokuyordum. Sevilden de çok güzel iniltiler geliyordu. Bu arada da benim yarrağım sertleşmiş oda sevilin amını istiyordu. Sevili kuçağıma alıp odaya götürüp halının üzerine sırt üstü bıraktım. Yavaşça sevilin bacaklarından öpmeye ve okşamaya başladım. Sevil gözlerini kapamış ara sıra inliyordu ve ben yavaş yavaş sevilin bacak arasına, yani amına ilerliyordum. Evet sevilin amı bütün ihtişamıyla karşımdaydı. Yeni etek traşı yapıldığı belliydi. Tertemiz kılsız bir am karşımda öpülmeyi ve yalanmayı bekliyordu. Ben hemen önce küçük küçük darbelerle dilimi sevilin amına değdiriyordum. Sevil de amını bana yaklaştırmak için kendini öne doğru itiyordu ve ben dilimi olabildiğince sevilin amının derinliklerine daldırıyordum. Sevilin amı temiz ve de çok güzel kokuyordu… Bu arada sevil de hadi sok diye bir şeyler söylüyordu. Artık benimde dayanacak gücüm kalmamıştı. Sevil hemen üzerimdekileri çıkardı ama ben sevilin üstündekileri çıkarmasını istemedim. Onu elbiseli haliyle sikmek istiyordum. Daha sonra amını bırakıp sevilin sütyeninden fırlayacakmış gibi duran memelerine doğru yöneldim. Askılı elbisenin ilk üç düğmesini açtım. Sevilin bembeyaz memeleri sütyenin içinde benim karşımdaydı. Önce memelerin üst kısmını öpmeye ve yalamaya başladım sütyenini yavaş yavaş çıkartıyordum. Sevilin meme uçları belirgin bir hale gelmişti ve ben dudaklarımı o güzel memelerin üstünde gezdirmeye ve ara sıra da ufak ısırıklar atıyordum. Sevil de bana seni istiyorum diye inlemeye devam ediyordu. Artık benimde dayanacak gücüm kalmamıştı. Yarrağımın başını sevilin am dudağında hareket ettiriyor bastırır gibi ucunu sokuyor ve geri çekiyordum. Artık bende dayanamıyordum ve bir hamleyle yarrağımı sevilin amının derinliklerine gömdüm. Sevilde derin bir ohh sesi tüm odayı kaplamıştı. Ve ben yavaşca bu güzel ve sıcak amın içinde gidip gelmeye başladım. Daha sonra sevil bana yarrağımı ağzına almak istediğini söyledi ve beni sırt üstü yatırdı bende uzandım ve ilk yaptığı şey yarrağımın ucunu hafif şiddetle ısırdı ve bana dönüp imtikamım böyle olur dedi aksine bu benim hoşuma gitmişti yarrağım dahada sertleşmişti sevil sanki dondurma yiyormuş gibi yarrağımı yalıyor ve ağzına alıyordu.Derin bir oh sesi daha…Sevile elleri üzerinde durup domalmasını istedim bana ters ilişkiye giremeyeçeğini söyledi. Bende seni arkandan amını sikeçeğimi söyledim. Sevil hemen domaldı sevilin o muhteşem amı ve anüsü karşımdaydı ilk işim amı yalamak oldu ara sırada anüsünü öpüyordüm. Sevil de hadi seni içimde istiyorum diye söyleniyordu. Bende yarrağımı sevilin amının içine koymaya başladım. güzel bir ritim yakalamış ve gidiyordukki sevil bana dönüp beni arkadan beçerirmisin diye seslendi. Ben de sevili nasıl kandırabilirim diye düşünürken fırsat ayağıma gelmişti. Yarrağımın uçunu sevilim götünün derinliklerine doğru itmeye çalıştım fakat girmekte zorlanıyordu. Hemen aklıma yarrağıma krem sürmek fikri geldi, kremi aramaya koyuldum fakat kremi bulamadım. Bende sıvı ayçiçek yağı bulup sevilin götüne ve yarrağıma sürdüm. Yarrağımın ucunu sevilin götüne soktuğmda bir den sevilden bir ah sesi duyuldu. Sevilin acı çektiği belliydi aynı zamanda zevk aldığı belli olan sevil devam et diye sesini yükseltiyordu. Ve böylece yarrağımı sevilin götüne sonuna kadar sokmayı başardım. İkimizde zevkten uçuyorduk. Böyle devam ederken ikimizde orgazm olmaya başlıyorduk ki ben hemen yarrağımı çıkarıp sevilin o sıcak amına soktum. Sevilden derin bir ohh sesi daha duydum çok zaman geçmeden ikimizde sıvılarımızı biribirimize boşalttık. Biraz dinlendikten sonra birer duş altık. Sevil yere oturup bacaklarını açıp amının dudakçıklarını elleri ile ayırıp daha şimdiden ıslanmış amını bana göstermeğe başladı. Bacakları arasında yerimi alıp yarı kalkıp sikimi amının üzerinde gezdirerek hem onu hem de kendimi iyice hazırladığımda seslerimiz tamamen değişmiş bizi bekleyen sevişmeden başka bir şey düşünemez hale gelmiştik. Bacaklarını omuzlarıma kadar kaldırıp önce yavaşça iri başı sonrada sert kalça hareketleri ile tamamını soktuğumda ayakları yanaklarımda titreyerek oynamaya başladı. Birkaç sefer yüklendikten sonra sikimi çıkartıp önümdeki amın enfes görüntüsünü seyrettim. Dudakçıkları zevkten tamamen ayrılmış, küçük pembe delik iyice ortaya çıkmıştı. Dayanamayarak eğilip birkaç dakika yaladım, dilimi girebildiğince derinlere sokarak içerdeki suyu koklayıp, yutarken sevil küçük çığlıklar atıyordu. Tekrar ama bu defa tek seferde girip amının dibini bulduğumda bacakları sanki havada asılı kaldı. Zevkten kudurmak Başını yüzüme döndürüp bir öpücük verdi ve kalçalarını oynattırarak ;İçime sokarmısın onu lütfen, İçimde bir yarak varken uyumaya bayılıyorum, bana bir kadın olduğumu hissettiriyor da dedi ve biz sabaha kadar o şekilde sikim sıcak ve ıslak fırınında uyuduk…Gönderen: Ünlü

İş yerine başladığımın ikinci senesiydi ve benim için artık bu ortamında pek heyecanı kalmamış gibiydi çünkü ben her yeni ortama (yeni iş,okul,dersane vs..)yeni heyecanlarla girerim. Her girdiğim yeni ortamda insanlar doğal olarak yeni tanışmış olmanın verdiği çekingenlikle mesafeli davranırlar. Ama benim en büyük zevklerimden biri o insanlarla gelecekte yaşıyacağım muhtemel olaylar ve paylaşımlar hakkında fikir yürütmek, hayal kumaktır.Etrafımdaki insanları özelliklede güzel bayanları inceler ve gelecekte kimbilir neler neler yaşayacağımızı düşünerek mutlu olurum. Mesela iki gün once tanıştığım hoş bir hatun bana mesafeli davranıyordur ama ben içimden ‘güzelim belkide çok değil üç beş ay sonra altımda inliyor olacaksın‘ diye geçiririm ve çoğu zaman bu tür öngörülerim gerçekleştikten sonra tam o anda, o kız altımda inlerken ilk tanıştığımızdaki o mesafeli tavırlarını aklıma getirir ve mutlu olurum.Ama başta da dediğim gibi bu yeni ortamda da benim için pek bir heyecan kalmamış gibiydi çünkü iş yerine gireli iki seneyi geçmiş ve ben ortamdaki hoş ve ilişkisi olmayan hatunların hemen hemen hepsiyle birşeyler yaşamıştım. Tadıcak yeni heyecanlara ihtiyacım vardı ama burada artık biraz zor gibi gözüküyordu.Bunun verdiği sıkıntıyla günler rutin bir şekilde geçiyordu. Bir gün odada tek başıma otururken BİRSEN hanım odaya girdi, selamlaştık ve gelip benim daha önceden üstünde çalışmış olduğum bir dosya hakkında fikrimi almak istediğini söyledi.Birsen hanım düzgün fiziği, cesur ve şık giyiniş tarzı ve insanlar üzerindeki karizmasıyla nerdeyse iş yerindeki tüm erkekler gibi benide kendisine hayran bırakıyordu. Ama otuzbeş yaşında, yani benden dokuz yaş büyük olması, evli ve hatta bir çocuğunun olması ve iş yerinde bugüne kadar onu hiç kimseyle lağubali dahi olurken görmemiş olmam onun hakkında ileri seviyede şeyler düşünmenin sadece hayal olacağı ve bunun ötesine geçemiyeceği izlenimini veriyordu. Fakat tüm bunlara rağmen bana herkesten farklı, daha sıcak daha içten davrandığını hissediyordum.O biçimli göğüslere…Dosyayı incelemem için oturduğum masaya yanaşıp klasörü önüme açtığında ilk hissettiğim insanın içini gıcıklayan parfümüyle karışık kendine has kokusu oldu. Oturmasını teklif ettim ama böyle daha rahat olduğunu belirterek dirseğini masaya dayadı ve kafasını benle aynı hizaya getirerek dosyanın üzerine eğildi. O kadar yakındık ki saç telleri yüzüme değiyor, o biçimli dolgun dudakları her açılıp kapandığında aklım başka şeylere kayıyordu. Ve tüm bunların üstüne koyu yeşil badi bluzunun altına giydiği siyah sütyeni ve biçimli göğüslerinin üst kısmını gördüğümde aklım tamamen ona kaymış, dosyaya dahi bakmaz olmuştum. Ben o biçimli göğüslere nerdeyse burnumu sokacak kadar yakın hayaller kurarken o bir anda bana döndü, göğüslerine odaklandığımı anladı ve hızlıca doğrularak galiba dikkatini konuya veremiyorsun dedi ve dosyasınıda alarak hışımla odadan çıktı. Donakalmıştım, bu kadar rezil olduğum bir an yoktu, benki o kadar ilişki yaşamış, iş yerindeki hatunların yarısını götürmüştüm ama Birsenin o dayanılmaz vücudu karşısında kendimi tutamamış tam bir abaza gibi davranıp rezil olmuştum. Bu durum biran once düzelmeliydi.Ertesi gün ben Birsenle karşılaşmamak için aynı işyeri içinde bucak bucak kaçarken ve muhtemel bir karşılaşmada ne gibi bahaneler uydurup konuyu kapatabileceğimi düşünürken birden koridorda karşıma çıktı. Ben bir önceki günü hatırlayıp kıpkırmızı kesildim ve ne diyeceğimi bilemedim. O ise yanıma yanaştı ve tatlı tatlı gülümseyerek ‘dün dikkatini veremediğin dosyayı haftaya yetiştirmem lazım ve yardımına ihtiyacım var eğer müsaitsen bu akşam beraber çıkalım ve benim evde çalışalım` dedi. Dünkü davranışım için belkide ondan azar işitmeyi beklerken bu garip durum karşısında adeta şok olmuştum ve ağzımdan sadece tek bir kelime çıkabildi “peki”…Hızla akşam olmuştu, ben ise hala yaşanan olayların şaşkınlığı içerisindeydim. Derken Birsen geldi ve hadi hazırsan çıkalım dedi, hiç konuşmdan beraberce park yerine gittik ve iki arabaya gerek yok benimkini alalım, ben seni sonra tekrar buraya bırakırım dedi ve beni arabasına davet etti. Yandaki koltuğa çabucak oturdum ve o arabaya binerken dünkü duruma düşmekten çok korktuğum halde eteğinin sıyrılmasıyla ortaya çıkan o ince naylon çorapların altındaki muhteşem bacaklarına bakmaktan kendimi alamadım.Eve vardığımızda once birşeyler atıştırmayı teklif etti ve gayet çabuk güzel bir masa hazırladı, akşam yemeklerinde genellikle şarap içtiğini ve ona eşlik edip etmeyeceğimi sordu, farketmez dedim ve yemek faslı başladı. Bu muhteşem hatunla güzel bir ortam yakalamıştım ve bu anın olabildiğince geç bitmesini istiyor çalışma dosyasını aklıma bile getirmek istemiyordum.Artık gözümü karartmıştım…İki saat kadar sonra ikimiz de gayet rahatlamış bir vaziyette hala yemek masasındaydık, içkininde etkisiyle bende stresten eser dahi kalmamıştı, o ise karşımda sıcaktan gömleğinin ilk iki düğmesini açmış bir yandanda elini yelpaze yapıp serinlemeye çalışarak bana birşeyler anlatıyordu. Benim gözlerim ise her nefes alıp verişte gömleğinin diğer düğmelerini zorlayan o kocaman, yuvarlak ve biçimli göğüslerdeydi.Bir anda konu evlilik hayatına gelmişti, bana evlenirken çok iyi düşünmemi yanlış yapılabilecek bir eş seçiminin tüm hayatımı karartabileceğini söylüyor bu konuda kendinden örnekler veriyordu. Evlilik hayatının pekte parlak gitmediği herkesçe biliniyordu fakat kocasından bu derece nefret ettiğini ve hatta şu anda kocasının onu burda bırakarak oğlu ile beraber tatile çıktığını yeni öğrenmiştim.Çakırkeyif olmuştu ve birden konu iyice özele kaymaya başladı, bana evlilikte en önemli şeyin seks hayatı olduğunu seks olmadan hiçbir şeyin düzgün gitmeyeceğini falan anlatmaya başladı. Ben ise onun bu cürretli sözleri karşısında utanıyor ve hiç yorum yapmadan onu dinliyordum. Gittikçe ağzı bozuluyordu. Suskun kalmamın da etkisiyle birazda alaycı bir ifade takınarak ‘ama evlilikte başarısız seksi sen nerden bileceksin ki senin tuzun kuru iş yerindeki bütün kızları nasıl siktiğini herkes biliyor, mutsuz olan benim’ dedi.Bu sözler üzerine artık şaşkınlığım geçmiş yerini kızgınlığa bırakmıştı. Muhteşem bir hatunun evinde yalnızdık, hatun resmen bana iş atıyordu ve utangaçlığımı fırsat bilerek iyice üstüme geliyordu. Artık gözümü karartmıştım; ya bu evden şimdi kovulacak ya da bu hatunu götürecektim. Biraz once onda olan küstah gülümsemeyi takındım ve ‘seni de o kızlar gibi sikmemi istermisin’ dedim.Şaşırma sırası ona gelmişti, önce kızardı, ardından şişede kalan son şarap yudumunuda diktikten sonra yanıma gelip kucağıma oturdu ve hadi bakalım göster hünerlerini dedi. Kucağıma oturmasıyla öpüşmeye başlamıştık, bir iki gün once hayalini kurduğum o iri kırmızı dudakları ısırırcasına emiyor bir yandanda elimi bacaklarının arasında gezdiriyordum. Bacak arası feci şekilde ıslanmıştı ve inanılmaz tahrik edici iniltiler çıkarıyordu. Onu kucağıma alıp yere oturttum. Şimdi o yerde ben ayaktaydım pantolonumu çıkarıp benimkini eline verdim, önce eliyle biraz oynadı, sonra ağzına daha doğrusu resmen boğazına kadar aldı, böyle bir şey görmemiştim. Yılların verdiği hasretle resmen sömürüyordu benimkini dudaklarıyla. Daha fazla dayanamadım ve tüm gücümle boşaldım. Benimki o kadar derindeydiki ve ben boşalırken bütün sıvıları öyle bir emmek istemiştiki, bir anda öksürmeye başladı, bende sikimi ağzından çıkartıp yutamadıklarını suratına fışkırttım. Uçları dik ve pembe…Her tarafı batmıştı ama çok mutlu gözüküyordu. Gömleğini çıkardı ve yüzünü onunla sildi, sütyeniyle kalmıştı, bende yere yanına yattım ve öpüşmeye devam ettik, bir elimle sütyenini çekiştirdim ve nihayet çıkardım, karşımda kocaman bembeyaz, uçları dik ve pembe göğüsler vardı, bunları emmek yetmezdi, ısırmaya başladım, bir yandanda eteğini sıyırdım. Zevk iniltilerinin de etkisiyle benimki yeniden sertleşti. Her iki göğsünüde emmekten morarttıktan sonra ellerim hala göğüslerinde olmasına rağmen ağzımla aşağılara indim. Tangası debelenmekten amının içine kaçmış ve tüm kilodu sırılsıklam olmuştu,ama muhteşem bir görüntü vardı. Pembe amının iki dudağı tanganın incecik ipini sarmalamıştı. Tangayı sıyırdım, dudakları iyice yanlara ayırarak dilimi en derinlere kadar soktum ve yalamaya başladım, artık iniltileri çığlığa dönüşmüştü, kilodunu tamamen çıkarttım, birtek naylon çorabı kalmıştı. Bir an için durup bu karşımdaki çırılçıplak, bacaklarını iyice açmış vaziyette yerde inleyen hatunu seyrettim. O da bu durmamdan hoşnut olmayıp ‘hadi durma devam et’ dedi. Bende ona birazda keyiflenerek ‘ammada azgın karıymışsın sen be’ dedim. Kendi parmaklarını kendi amına sokup çıkartmaya başladı ve ‘bu am kaç senedir sike hasret biliyormusun’ dedi. Kendiyle bu şekilde oynaması ve bu sözler benimkini artık tamamen kaldırmıştı, bileklerinden kavradım kollarını geriye doğru attım ve sikimi deliğine denk getirerek tüm gücümle içine abandım, çığlıklar tekrar başladı. Hızla gidip geliyorduk, bu sırada bacaklarını sırtımın arkasından kenetledi beni iyice kendine doğru bastırarak sonuna kadar içine girmemi sağladı. Emilmekten morarmış koca göğüsleri ritmimize göre yukarı aşağı sallanıyordu, bir sure sonra çığlıkları iyice arttı ikimizde kendimizden geçercesine boşaldık.O an ile ilgili en son hatırladığım şey, o zevk ve kendinden geçmeyle sırtımıa geçirdiği tırnaklarını çıkarırken duyduğum sızıydı…Gönderen: Şanslı

Size bundan 3 sene önce başıma gelen vahşi bir sikilme maceramı anlatmak istiyorum. Üniversite sınavından bir gün önceydi. Arkadaşlarım boş arazide stres atmaya gitmişlerdi, ben de emrahı bırakıp onların yanına gidecektim. Yolda birden fren kitlendi ve duramayıp rifatın arabasına çok feci şekilde çarptım. Neyse, birgün sonraki sınav iptal oldu ve o gece stres atmak için arkadaşlarla dağ başına içmeye gittik.Gelelim bana; küçüklüğümden beri ailem beni hep evde tutmaya çalıştı. Nedense bir türlü kızlarla iletişim kuramadım ve içime kapandım ama erkeklik dürtülerim sonucu sikim evde tekken hep kazık gibi olurdu. Birgün ilginç bir şekilde banyoda aynada kendi götümü gördüğümde sikim kazık gibi oldu. O an panik yaşadıysam da gerçekten de götüme hayrandım artık. Nerden bilirdim ki tüm arkadaşlarım da hayranmış, ama o gece bunu öğrendim.Gece oldukça içki tükettiler, bense genelde fazla içmesem de hemen sarhoş olurum ve o gece de stresi atınca 3 bira içtim. Artık ayakta zor duruyordum. Ortalıkta sadece sex hikeyeleri dönüyordu (birgün benim hikayelerimin de sex hikeyeleri sitesinde yayınlanabileceği hiç aklıma gelmiyordu tabi o zaman). Sadece rifat (arabasına çarptığım arkadaş) muhabbete katılmayıp ters ters bana bakıyordu. Sanki beni sikecekmiş gibi… nitekim sikecekti de…O sırada bir karmaşa oldu ve rifat birden üzerime atılıp bana bir yumruk çaktı, sonra bir ikincisi… O an nasıl olduysa orospu gibi ondan ve güçlü kollarından çok etkilendim, doğruca sikine atılıp “erkeğim ol,sik beni” diye haykırdım. Birden herkes şoka girdi. Ben de ne dediğime inanamıyordum ama artık ibneliğimi saklamanın anlamı yoktu.Hızla parmağını soktu…Rifat saçlarımı kavradığı gibi, “sen istedin bunu orospu, sen arabama patlattın,ben de senin güzel götüne patlayacağım” dedi ve fermuarını hızla açıp aradan sarkan yarrağını hızla ağzıma soktu. Büyük bir istekle onu ıslatıp kocaman başını somurmaya başladım. Daha sonra bu ateşle daşşaklarına kadar somurdum. Bu sırada diğer ikisi; emrah ve kamil şortumu tutmuş indirmeye başlamışlardı. Sıkça hemşire siktiği için başhekim dediğimiz kamil önce parmağını ıslatıp götüme soktu. Ben kendimden geçmiştim zevkten ve “hadi emrah, sen de sok” dedim. Emrahın daha önceden de böyle maceraları olduğunu biliyordum.O da hızla parmağını soktu ve aynı anda götümde farklı iki parmak ve ağzımda koca bir yarrakla bir sikiş abidesi gibiydim. Rifat “bana da bırakın dünyanın jenneifer lopezden sonra en güzel ikinci götünden” dedi. Üçü birden beni piknik masasına dayadılar ve çırılçıplak soydular. Önce kamil sert ve sarı kıllı yarrağını götüne zorlamadan fazla soktu. İlk kez o zaman akşam yatarken sıkılınca götüme soktuğum parfüm şişelerinin yardımını gördüm. Kamil bir köpek gibi sikiyordu beni. O sırada emrahla rifat da başımda durmuş sırayla siklerini yalatıyolardı. O an bir oğlan olarak doğduğuma lanet ettim, eğer ki bir karı olsam erkeklerimin üçünü aynı anda hissedip doyurabilirdim çünkü. Derken kamil birden çekilin deyip hızla yanıma gelip ağzıma soktu ve o anda patladı. Ağzımdan spermler dışarılara boşaldı. Kamilin hemşirelerinin yerinde keşke daha önceden beri olsaydım dedim. Ben çok salak biriymişim ki 20 senedir yan başımda duran kamilin yarrağını daha yeni tadıyordum. Sonra arkama rifat geçti sırayla ve daha sonra da emrah. Aynı olaylar tekrar yaşandı ve ben sperme doydum o gecelik ama bundan sonra spermsiz yapamayacaktım. Rifatla emrahın yaptıklarını uzun uzun yazmıyorum çünkü grubumuz o sınavdan sonra dağıldıysa da şu an yaz olduğu için yine birlikteyiz ve ben bu çılgın olay aklıma gelince çok azdım, gidip hemen sikicilerimden birini (şansım varsa üçünü de) bulup onlaraın kölesi olmak için sabırsızlanıyorum. Bana şans dileyin…Gönderen: Hakki

Önce herkese selam eder ve sizlere başımdan geçen ve hayatım boyunca unutamayacağım güzel bir anımı anlatmak istiyorum. Ben 26 yaşında bir şirkette üst düzey yönetici olarak çalışmaktayım. İşimin gereği değişik illeri gezerim. Sizlere olayın geçtiği şehrin ismini vermek istemiyorum. İş için gittiğimiz şehirde işimiz biraz uzun süreceğini bildiğimiz için bir ev kiralamayı düşündüm, malumunuz ekonomik kriz ve otellerde ateş pahası neyse canınızı fazla sıkmadan anıma geçmek istiyorum.Uzun aramalardan sonra zorda olsa kiralık bir ev bulabilmiştik. Ev bir apartman dairesinin üst katıydı. Evin ihtiyacı olan malzemeleri şantiye işçileri taşıyordu. Bende başlarında duruyordum. Karşı komşumuzun kapısı açıldı ve içinden 28 yaşlarında bir adam çıkıverdi ve kapıda bekleyen sarışın bir bayan herhalde eşiydi onu uğurluyordu. Ben daha ilk günden tepki çekmeyelim diye bayana fazla bakmak istemedim. Kocası yanımızdan geçerken selam verdi ve yoluna devam etti. karısı ise kapı aralığından bize bakmaya devam ediyordu. Herhalde yeni komşusunu merak ediyordu. Bana ara sıra göz ucuyla da olsa bakıyordu. Eve yerleştikten sonra evde bazı eksikliklerin olduğunun farkına vardım. En önemlisi oturacağım odanın ampulünün değişmesi gerektiğinin farkına vardım. Hemen diğer odanınkiyle değişmem gerekiyordu. Ama bende merdiven olmadığı için ne yapacağımı bilmiyordum. Hemen aklıma karşı komşumuz geldi. Zili çaldım ve beklemeye başladım içerden kim o diye bir ses gelince; kusura bakmayın ben yeni taşınan komşuyum diye seslendim kapı açılmıştı. Karşımda uzun sarı saçları üzerinde diz üstünde olan dar bir etek ve ince bir buluz vardı. Evet buyrun deyince merdivenlerinin olup olmadığını sordum: merdivenlerinin olduğunu fakat merdiveni çıkarmakta zorlanacağını fakat yardım ederseniz verebileceğini söyledi. Hemen beraber içeri gittik, merdiven eşyaların olduğu bir odadaydı ve zorda olsa merdiveni çıkarabilmiştim. Ara sırada göz ucuyla da olsa genç bayana bakıyordum, onun da bana baktığının farkındaydım. Ben baktığımda o yüzünü çeviriyordu. Benim adım oğuz ya sizinki ne diye birden adını sordum genç bayan bir an durakladı ve adının ebru olduğunu söyledi. Hemen bayanın konuşma şivelerinin burada yaşayan insanlardan farklı olduğunun farkına vardım. Buralı olup olmadığını sordum. Bana nereli olduğunu söylediğinde şaşırmıştım çünkü ikimizde aynı memlekettendik. Ona aynı memleketli olduğumu söylediğinde çok sevinmişti. İyi diyerek bundan sonra ailece bir birimizi ziyaret edebileceğimizi söyledi. O benim evli olduğumu sanıyordu. Ona evli olmadığımı bekar olduğumu söyledim, biraz utanmıştı. Kapıyı kapatırken bir ihtiyacı olursa gelebileceğimi söyledi ve gülümseyerek kapıyı kapattı. Çok beğendiğimi söyledim…Ben eve giderken bazen kapıda karşılıyor merhabalar deyip geçiyorduk. Ben eve yeni gelmiş evde uzanıyor ve ne yiyeceğimi düşünürken birden kapı çaldı. Kapıyı açtığımda ebru karşımdaydı. Elinde sarma dolu bir tabak vardı. Üzerinde ise kısa bir şort, üstünde ise askılı bir elbise vardı. Bunları sana getirdim diyerek gülümsedi. Bende teşekkür edip tabağı elinden aldım. Ona içeriye buyrun dedim fakat o gelemiyeceğini evde kimsenin olmadığını kocasının gece vardiyasında olduğunu ve evi boş bırakmayacağını söyledi. Biraz ısrar edince; biraz durakladı ve hayır olamaz belki kocam arar deyiverdi. Bende ısrar etmeyince biraz durup siz bana buydun dedi. Ben de böyle bir öneri bekliyordum. Hemen kabul edip kapıyı kapatıp onlara doğru gitmeye başladık. Yemeğimizi beraber yiyip koyu bir sohbete dalmıştık. Bana kocasının gece vardiyasında çalıştığı zamanlarda evde tek başına kalmaktan korktuğunu söyledi. Senin burada olmana çok seviniyorum deyiverdi. Bu benim çok hoşuma gitmişti. Hemen kanepede yanına oturdum ve ona biraz daha yaklaştım. O da biraz daha rahat oturup bacak bacak üstüne atmıştı. ebrunun çok güzel ve de biçimli bacak ve kalçaları vardı. Yavaşça ona eğilip çok beğendiğimi söyledim. Gülümseyerek teşekkür edip bana benim de çok yakışıklı olduğumu söyledi.İkimizde gülümsedik. Ben elimi ebrunun bacağı üzerine koyup bacaklarını okşamaya başladım. ebrudan tepki gelmeyince cesaretlenip yavaşça dudaklarına doğru eğilip öpmeye başladım. ebru da bana karşılık vermeye başlamıştı. Ben yavaşça elimi ebrunun dolgun memelerine doğru götürüp okşamaya başladım. Meme uçları elbisesinin üzerinden belli oluyordu. Askılı elbisenin askılarını indirdim ve beyaz ince sütyeniyle muhteşem bir görüntü karşımda duruyordu. Elimi sütyeninin altından sokup memelerini okşamaya başladım. Sütyeni aşağı çektiğimde memeler yerinden fırlayacakmış gibi oldu. Hemen eğilip bir elimle memelerini birini okşuyor diğer memeyi de emmeye çalışıyordum. Rbru bu arada elini sacımda dolaştırıyor, ara sırada oh diye inliyordu. Bir ara elimi ebrunun şortundan içeri soktum. Ellerimi ebrunun kadınlığı üzerinde bir süre gezdirdim ve ellerimi külotunun içine sokarak ebrunun amını şöyle bir yokladım. ebrunun amı ıslanmış ve ısısı çok artmıştı. Yavaşça orta parmağımı amının derinliklerine sokup çıkarmaya başladım. ebrudan derin bir oh sesi yükselmeye başladı. Bir süre devam edip kadınlığını kendime hazır hale getirmek istiyordum. Ebru`yu kucağıma alıp…Onu ayağa kaldırıp yavaşça şortunu çıkardım. O nefis kalça ve bacaklar karşımdaydı. Külotunu çıkarmayıp bacaklarını ve kalçasını öpmeye ve okşamaya başladım. Sonra yavaşça külotunu indirdim. ebrunu o muhteşem amı karşımdaydı. Tüysüz tertemiz bir şeftaliydi. Hemen ağzımı amına dayayıp amını emmeye başladım. ebruda bu arada harikasın deyip kafamdan tutup amına bastırıyordu. ebruyu kucağıma alıp hemen yatak odasına geçtik. ebruyu hemen yatağa uzattım. Kafamı bacak arasına sokup amını öpüyor ve emiyordum ebrunun amı iyice ıslanmıştı ve de çok güzel kokuyordu. Ben ayağa kalkıp ebruyu biraz kendime çektim yarrağımı ebrunun amının dudakları üzerinde hafif bastırır gibi yapıyordum. Ebruda seni istiyorum diye inliyordu. Ben yavaşça yarrağımın başını ebrunun amının dudakları arasından içeri sokmaya başladım. ebrudan derin bir oh sesi daha duydum. Bu beni daha da tahrik ediyordu ve ben yarrağımı ebrunun amına tamamen gömdüm ve amda gidip gelmeye başladım. Eğilip memelerini okşuyor öpüyordum, ara sıra da boynunu öpüyor ve memelerini emiyordum. Daha sonra bana sırt üstü uzanmamı söyledi. Dediğini yaptım, yarrağım ikiz kuleler gibi dimdik dikilmişti. ebru elleriyle amının dudaklarını ayırıp yavaşça yarrağımın hizasına getirdi ve yarrağımı yavaşça içine almaya başladı. Ebru artık üzerimde zıplıyor bende arada ellerimi kalçasında gezdiriyor bazende memelerini okşuyordum. ebru bir süre sonra dudaklarımdan öpmeye başladı ve ben patlıyorum diye seslendi. Bende patlamak üzereydim, ikimizde aynı anda patladık ve benim yarrağım ebrunu amının içinde bir süre üzerimde uzandı. Daha sonra beraber duş aldık orada da birbirimizin olup gece 4`e kadar seviştik. Ben onu yalnız bırakıp evime döndüm… Sonraki günlerde ebrunun kocası işe gittiği zaman tekrar onlara gider ve deliler gibi sevişirdik…Gönderen: Tatlı