Aslında daha genç sayılırdım. Henüz 17 yaşındaydım ve cinselliğin bile ne olduğunu tam olarak bilmiyordum ki. Sadece içimde bazı doğal isteklerin yeni yeni uyanmaya başladığı bir dönemdi. Yaz tatili için annem beni dayımlara göndermişti. Erdekte yazlık evleri olan dayımın bir de büyük kızları vardı. Nilüfer abla 28 yaşında, yüksek tahsilli, iyi bir işi olan çok ama çok güzel bir ablaydı. Hiçbir erkeğe bağlanmayı sevmediği için evlenmediğini söylerdi annem. Ve ona kızardı. Oysa ben Nilüfer ablayı çok severdim. Çocukca veya bir abladan daha farklı bir sevgiydi bu. Doğrusu o yaz Erdeke gittiğimde en çok onunda orada olmasına sevinmiştim. Her gün sabah beraber denize gidiyorduk ve benimle çok ilgileniyordu. Her şeyimizi konuşurduk Nilüfer ablamla. Benimle resim yapar, yazlık sinemaya götürür, hatta geceleri ufak hikayelerle beni uyuturdu. Kahverengi saçları, açık teni, yeşil gözleri, pamuk gibi yumuşacık elleri ve yanakları vardı. Her ayrılmamızda veya uzun bir aradan sonra buluştuğumuzda mutlaka elini öperdim. Çok yumuşak ve sıcacık olurdu elleri. O ise benim çok saygılı ve efendi bir çocuk olduğumu söyler ve yanaklarımdan öperdi hemen. Hatta elini öptürmeyi çok sevdiğinden benden önce o uzatırdı ve mutlaka birkaç kere öptürürdü elini. Geceleri yatağımda elleri ile saçımı okşar ve beni uyutana kadar hikayeler anlatır, benimle konuşurdu. Bense en çok onun ılık nefesinin kokusunu sever, nefesini içime çekerek uyumaya çalışırdım. Her şeyiyle harika bir tatildi. Ancak bir akşam onu başka bir erkekle görünce her şeyin değiştiğini anladım. Hatta artık akşam beni açık hava sinemasına götürdüğünde bile yalnız bırakıyor o adamın yanında oturuyordu. Dayımların Avşa adasına gittikleri bir gün o adamı eve getirdi. Bizim biraz işimiz var canım diyerek ikisi Nilüfer ablamın yattığı odaya girdiler. Çok kızmıştım ama biraz televizyon seyrederek oyalanmaya çalıştıysam da sonunda gizlice odanın önüne geldim. Anahtar deliğinden içeriye baktığımda her şeyi görebiliyordum. Nilüfer ablam o adamın kocaman aletini ağzına almış deli gibi emiyordu. Sonra adam onu altına aldı ve yarım saat kadar bacaklarının arasında gitti geldi. Bittiğinde ikisi de çok yorulmuştu. Bense korkuyla kaçtım hemen ve televizyonun yanında hiçbir şey görmemiş gibi davrandım. Adam gittiğinde Nilüfer ablam benim yanıma oturdu. Havadan sudan konuştuk biraz. Çok rahatlamış gibiydi. Oysa ben hiç rahat değildim. Hem kızmıştım hem de çok meraklıydım. O gece dayımlar gelmedi ve evde yalnızdık. Uyuyamadığımı söyleyerek Nilüfer ablamın yatağına gittim. O da uyumamıştı ve kitap okuyordu. Beni yanına yatırdı ve her zamanki gibi küçük bir hikaye anlattı. Oysa benim küçük bir hikaye ile uyuyacak halim yoktu. Ona birden “Bugün sizi gördüm. Neler yaptığınızı biliyorum.” Dedim. Çok şaşırdı önce. Sonra kaşlarını çatarak başkalarını gözetlemenin çok ayıp olduğunu ve ne gördüğümü sordu. Anlattıklarımı duyunca doğrusu oldukça endişelenmiş ama daha çok da kızmıştı. Gene de bana gülümseyerek, bak canım bunları sakın babamlara anlatma yoksa onlar bana çok kızar. Benim laf işitmemi istermisin diye sordu. Ben de ona tabiki ona kızılmasını istemeyeceğimi, onu çok sevdiğimi ama bana da aynı şeyleri yapmasını istediğimi söyledim. Çok merak ediyordum. Önce biraz kızdı bana. “Ama sen daha çok küçüksün. Hem ben senin ablan değilmiyim. Nasıl yaparım seninle ” dedi. Olsun çok istiyorum. Biraz dedim. Yoksa dayıma anlatırım deyince artık başka çaresi kalmamıştı. Peki dedi ama gözlerinde biraz kötü ışıltı vardı. “Senin istediğin gibi olsun. Ama bu yaptığının cezasını da yanında çekeceksin. Çünkü bunu yaparken biraz canını da yakacağım” Daha ben ne olduğunu anlamadan beni omuzlarımdan tutarak yatağa yapıştırdı ve altına aldı. Benden çok daha güçlü olduğu için kalkmaya çalıştığım anda kulaklarımdan tutarak tekrar yatağa yapıştırdı. Öyle canım yanmıştı ki gözlerimden yaşlar geldi bir anda. “Sakın sesini bile çıkarma” dedi. “Unutma bunu sen istedin. Artık sen benim küçük seks kölemsin” dedi. Bir anda ılık nefesli ağzını ağzıma yapıştırdı. Dudakları ile beni sıkıca ve sertçe öpmeye başladı. Vücuduyla öyle bir yüklenmiştiki üzerime kıpırdayamıyordum bile. Ağzımın içiyse ıslak ve bana göre kocaman diliyle dolmuştu. O dil öylesine haraketliydiki ben küçücük ağzımla emecem diye uğraşıyordum. Sonunda dilini serbest bıraktı ama ağzımın içini tamamen dolduran dilini emdirmeye başladı bana. Ben neredeyse nefes alamıyordum. Hatta biraz pişman bile olmuştum. Bıraksa hemen kaçıp odama gidecektim. Yalvarmaya başladım “Nolur Nilüfer abla, bırak beni söz veriyorum, kimseye bir şey söylemeyeceğim” diye. Oysa o ağzıma sıkıca yapıştı ve beni deli gibi öpüyordu. Artık boğulacaktım neredeyse. 15 dakika kadar nefessiz bırakacak kadar sert öptü durdu dudaklarımı. Ağzımın içi dilinin tadıyla dolmuş, tükürüklerini ağzıma bırakmış, dudaklarım ise uyuşmuştu. “Daha yeni başladım ufaklık. Dur bakalım hele ” dedi. Hemen beni tamamen soydu. Artık küçücük vücudumun her yerini öpüyordu. Önce ben seni öpeceğim, sonra sen beni öpeceksin dedi. Birden benim küçük organımı eliyle tuttu. Bazen okşuyor bazen bağırtacak kadar sıkıyordu. Hayatımda ilk defa hissettiğim bir şey oldu ve benim minik organım onun kocaman ağzının girdiğinde büyümeye başladı. Ağzı öyle sıcak ve yumuşaktıki o koca ağzın içinde büyüdüğünde bile minicik kalmıştı. Sanki bir vantuz gibi emiyor, diliyle oynuyordu. Çok tahrik olmuştum. Artık hiç inmiyordu organım ve gitgide artan bir zevk duyuyordum. “Hadi bebeğim boşal ağzıma artık “dediğinde müthiş bir zevk patlaması yaşadım bir anda. O boşaldığım anda bile ağzının içinden çıkarmadı benimkini ve beyaz sıvılarımın hepsini dilinin üzerine toplayıp bana gösterdi. Sonra “Vitamindir bu” diyerek dilini ağzına sokup hepsini yuttu. Ben o şaşkınlık içinde odama kaçmaya çalıştım ve tam çıkacakken birden elleri ile yakaladı beni “nereye kaçıyorsun ufaklık. Sen bu gece benim esirimsin” dedi. Ben deli debelenip kurtulmaya çalışıyordum ama o sert bir tokat yapıştırdı yüzüme. O kadar canım yanmıştıki yanağım bile kıpkırmızı oldu. Tekrar debelendiğimde ikinci tokat diğer yanağıma yapıştı. Doğrusu o yumuşak ellerin böylesine acımasız olacağını asla tahmin edemezdim. Çaresiz kendimi ona bıraktım. Ağlamak bile fayda etmeyecekti. Beni hemen yere yatırdı ve ayağını üzerime bastırdı. O kocaman ama yumuşacık ayak tabanı ağzımın üzerine abandı ve hemen o halde soyunmaya başladı. Bense kıpırdayamıyordum bile. Ayağını yüzümden çekmeye çalıştıysam da o kadar çok abanmıştı ki asla kurtulamadım.. Sağ ayağının tabanını, topuklarını ve tüm parmaklarını sırayla tek tek ağzımın içine soktu. En çokta başparmağını emdirdi bana. Parmak aralarındaki minik kirleri bile yalayıp yutmak zorundaydım. Tamamen çıplak kalında birden yüzümün üzerine oturdu. Ağzımın içine organı ile oturmuştu. Ama çok güzel ve tamamen kılsız bir organı vardı. Biraz ter biraz da sidik kokuyordu. Üstelik kendi kendine çokta ıslanmıştı. Gene de çok güzeldi. Kulaklarımdan asılıp “Yalasana ufaklık” demesiyle öpmeye başladım orasını. Ama o öpmemi değil yalamamı ve emmemi istiyordu. Kulaklarımdan bu defa öyle bir asıldıki sanki acıdan beynim uyuşmuş gibi oldum. Hemen bütün gücümle orasını emmeye başladım. Tadı çok değişik olan tuzlu bir sıvı vardı. Hepsini ağzıma doldurdu ve bu arada küçük bir et parçasını buldum orada. Hemen anne sütü emen bir bebek gibi tüm gücümle o parçayı ağzımın içine aldım ve emdim emdim. Nilüfer abla öyle tahrik olmuştuki bir anda orasından gelen sıvılar çok arttı. Ağzımın içi onun vücudundan gelen sıvılarla doluyor, bense hepsini yutuyordum. Yoksa boğulmak tehlikesi bile vardı benim için. Sonra dilimi onun deliğinden içeri soktum. Gittiği yere kadar ittirdikçe o da elleri ile başımı oraya doğru bastırıyordu. Bu defa Nilüfer ablamın bacaklarının arasında boğulacaktım neredeyse. Elleri öyle sıkı ittiriyorduki sesimi bile duyabilmesi veya konuşmam imkansızdı. Birden sanki bir patlama hissettim. Orası kasılmaya ve sert vuruşlarla ağzımın içine sarı sıvılar dolmaya başladı. “Hadi miniğim, daha sıkı daha çok yala ve gelenlerin hepsini yut bakayım” dediğini duydum. Son kalan gücümle ağzımı iyice yapıştırdım orasına tüm hırsımla emdim emdim. O ise defalarca patladı ve ağzımı tamamen doldurdu. Üstelik o sıvıları yutturmak için öyle bastırıyorduki mecburen hepsini yutmak zorunda kaldım. Genzimden mideme doğru yakıcı bir sıvı içime ilerledi. Midemmi bulandı yoksa hoşumamı gitmişti inanın bu yaşımda hatırlamıyorum. Ama o artık rahatlamıştı ve yüzümdeki baskısı azaldı. “Bunlar senin istediklerindi ama şimdi bir yer daha var yalaman gereken” dedi. “Üstelik orada temizlikte yapacaksın” Birden ağzımı kıçının deliğine yanaştırdı. Üstelik burası çok daha ağır kokuyor diye düşünürken seslice osurduğunu hissettim. Şimdi koku daha dayanılmaz olmuştu. Tam kurtulmak için debeleğimde gene kulaklarımdan yapışan ellerini hissettim. Acı bu defa çok daha dayanılmazdı ve kokuya katlanmaktan başka çare yoktu. Hemen ağzımı kıçının deliğine yapıştırdım ve ağzımla kapattığım o deliği emmeye başladım. Çok memnun kaldığı belliydi. Temizliği yaparken öylesine yoğun ve ağır bir koku vardıki midem devamlı bulanıyor ama kıpırdayamıyordum bile. Üstelik soluduğum hava da çok kötüydü. Çünkü üç – dört kere ağzımın içine gaz bıraktı. Yaklaşık yarım saat kadar sonra artık yorgunluktan ve nefessizlikten tükenmiştim. O da sıkılmıştı sanırım. “Seni bıkacağım miniğim ama son bir hatıra vermeden olmaz “dedi. Ağzımın üzerine tekrar cinsel organı ile oturdu ve organını tamamen ağzımın içine dayadı. Ben ne olduğunu anlayamadan birden dilimde tuzlu ve ılık bir sıvı hissettim. O sıvı öylesine yoğun ve çok geliyorduki çaresiz hepsini yutmaya başladım. Deli gibi işiyordu ve bense çaresiz yutuyordum. “Hepsini yutacaksın, kafanı kırarım senin” dediğinde zaten başka bir çarem kalmamıştı. Öylesine uzun işediki belki de bugün hiç tuvalete gitmemiş gibiydi. Neredeyse bir dakika kadar ağzımın içine idrarını doldurdu ve üzerimden kalktı. Ben artık pestil gibi serilmiştim. Zorla kalktım ve banyoya gittim. Kusabildiğim kadar kustum ve o sidiklerin yarısını çıkarttım içimden. Yarısı için ise çok geçti. O akşamdan sonra Nilüfer ablam benimle çok daha fazla ilgilenmeye başladı. Sanki o günü hiç yaşamamıştık. Ben artık ister istemez ondan biraz korkuyor ama daha çok da onu çok daha fazla düşünüyordum. İlk deneyimlerim hayatım boyu daima unutulmaz, acı verici ve ruhumda iz bırakan hatıralarla doluydu. Nilüfer abla da ben de hiç kimseye o geceden bahsetmedik, zaten anlatamazdıkki. Ama ne zaman karşılaşsak hep o anı gözlerimizle anlattık sanki birbirimize. Ben şu anda 30 yaşında evli, iki çocuk sahibi bir erkeğim. O ise hiç evlenmedi ve şimdi 46 yaşında. Ama eskisi kadar güzel ve ne yazıkki çok daha erişilmez. Eşim veya evlenene kadar beraber olduğum kızlar asla onun yaşattığı o geceyi bana yaşatamadılar. Ben hep acı verici fanteziler taşıyan bir gecenin hayalini kurdum ve o hayallerim asla gerçek olmadı. Belki bir gün Nilüfer ablamın yanına gitsem acaba tekrar olurmu diye düşündüm. Çok düşündüm ama ……. Asla cesaret edemedim. Sanırım tekrarı da olmayacak.

Anlatacağım hikaye almanyada geçiyor. Ben almanyada okurken kendime bir ev tutmuştum. Malum yurt falan gibi yerler bana göre değildi. Ailemden aldığım parayla hem kirayı hemde kendi masraflarımı karşılıyordum. Para artıyordu bile. Birgün evin dağınıklığı artık canıma tak etmişti. Ayrıca yemek falanda sorun oluyordu. Hergün hergün yumurta olmazdı dimi… Arkadaşlarımın tavsiyesi üzerine bir hizmeçci tuttum. İnanın bana hizmetçi bir afetti. Hayır hayır buna ben neden olmadım. Sadece gönderin dedim firma bana rastgele yolladı. kız bakire idi. Benden uzun boylu ve seksi giyinen bir tipti. Bir üniforması vardı. Fakat bu kafalarda canlanan üniformalardan değildi. Miniye yakın bir etek yüksek topuklu yanları açık ayakkabılar ve siyah tül çorap. İnanılmazdı. Ben bir fetişistim ve bu beni heyecanlandırıyordu. kız iş bitince ayakkabılarını çıkarıp evde bırakıyordu ve sokak ayakkabılarını giyip gidiyordu. (Evin içinde ayakkabıyla dolaşıyordu). İlk gün giderken ayakkabılarını çıkardı ve “bunlar burda dursun efendim” dedi. O anda aletim deliler gibi zıplamaya başladı. kız çıkar çıkmaz ayakkabının birini elime aldım ve sıcacık nemli kokuyu hissettim. Okadar inanılmazdıki ayakkabı sıcacıktı ve çok güzel kokuyordu. Nemli nemliydi. aletimi çıkarıp burnumu ayakkabıya soktum. Derin nefesler alarak kokluyordum. Oracıkta boşaldım. Sonra kabaca temizledikten sonra ertesi gün hizmetçi tekrar geldi ayakkabılarını giydi ve işe devam etti. Sonra akşam tam çıkarken bana dönüp “sevgilin varmı” dedi. Yok dedim. Beni arzularmısın dedi. Ben hiçbirşey söylemeden ayakkabıları o yumuşacık ayaklarından çıkardım. Sıcacık ayaklarını yüzüme sürdüm. Oda eteğini iyice kaldırdı. Ters pozisyona geçtik. Ayaklarını deliler gibi kokladım yaladım öptüm. Çorabını çıkardı ve attı. Sonra devam et dedi. O şekilde yalamaya devam ettim. Ayakkabısını kendim giydirdim ve ayağa kalkmasını söyledim. Ayağıyla beni ezmesini istedim. Sonra ayakkabısını öptüm. Daha sonra iyice soyunduk ve delice seviştik. Sizin anlayacağınız bakire mary o günden sonra sadece mary oldu… :)Gönderen: Tiger

Ben ayak fetişiyim .Bir gün bursada işim çıktı Bursaya işim halletip bacanaklara gidip 1 gece kalıp memlekete geri dönecektim.bacanağın atölyesine uğrayıp eve gidecektik ama bacanak gece atölyede sabahlayacağını söyleyip beni eve gönderdi . Eve gittim baldızım ve çocuklarla yemek yerken gözüm birden baldızım göğüslerine takıldı aslında baldızım pek seksi değil yaşı 40 falan ama benim birden ilgimi çekti baldızımı artık daha dikkatle süzüyordum ve baldızım otururken aynadan siyah ince çorabının içindeki o güzel bacaklarını kesiyordum ve kırmızı külot giydiğini gördüm aletim o anda sertlikten pantolonumu yırtacaktı. Artık dayanamayıp duşa gireceğim deyip banyoya 31 çekmeye girdim tam baldızımın bacaklarını hayal edereken birden gözüm kirli sepetine takıldı baktığımda baldızımın siyah külotunu buldum o miss gibi amcık kokan külotu sikime sürtüp boşaldım.duşumu alıp çıkınca baldızımın artık yatacağını çocukların uyuduğunu.söyleyip yatmaya gitti ama benim aklım ayaklardaydı yatak odasının kapısını hafif araladım baldızım artık yatmak için soyunuyordu arkası bana doğru dönüktü önce üstünü çıkardı kırmızı dantelli sutyeni tam karşısındaki aynadan kesiyordum ve çok tahrik oluyordum daha sonra eteğini sıyırdı ve tam bana karşı domaldı aman tanrım o ne kırmızı külotun için deki muhteşem göt ve kabarmış amcık baldızım yatağa oturup tam çoraplarını çıkaracekken birden kapıyı istemeyerek gıcırdattım. Baldızım beni görünce şok yaşadı tabii bende bana ne yapıyorsun sapık karının ablasını bakmaya utanmıyormusun diye bağırdı çok utandım hemen kapıyı kapatıp yanına gittim benim bir ayak fetişi olduğumu kendimi tutamayıp ayaklarına baktığımı söyledim. Baldızım ayaklarımı çokmu beğendin deyip tamam sadece ayaklarımı yalatırım daha ilersi yok dedi bende çünkü hiç ayaklarını yalatmamış yani birazda meraktan yalatmayı kabul etti benim de canıma canan hemen baldızımı yatağa uzatıp o incecik bileklerini tutup ayaklarının altını yavaş yavaş sindire sindire yalamaya başladım Daha sonra parmaklarının tektek arasını dakikalarda yalamaya başladım baldızım ıhh ohh gibi sesler çıkarmaya başladı elleri amcığına sürtmeye başlayıp sulanmıştı ve boşalmaya başlıyordu bende kasıklarını aralayarak külotunun üstünden ıslanmış amcığını yalıyordum Sonra külotunu çıkarıp dilimi amının içine sokabildiğim kadar sokuyordum baldızım 2 defe daha dilime boşaldı artık dayanamıyordum yaragımı çıkardım baldızım 20cm.yarağı görünce hemen ağzına aldı artık baldızımın ağzını sikiyordum.baldızım hadi sik artık diye yalvarmaya başladı Baldızımın bacaklarını omzuma alıp sert bir şekilde sokmaya başladım artık kontrolden çıkmış hayvan gibi sikişiyorduk ve ben daha fazla dayanamayıp boşalmaya başladım baldızım da benimle aynı aynı anda boşalınca bulutlarda gibiydik.işimiz bitip uzanıyordum ama baldızım hayatında ilkleri bu akşam yaşadığını söyledi ikimizde mutluyduk özellikle ben muradıma ermiştim

Gözde Abla`nın Muhteşem AyaklarıMerhaba, ben 23 yaşında tam bir ayak fetish`iyim. Sizlere yaşadığım bazı maceralarımı yazmak istiyorum. Ilk olarak murat abinin eşini anlatacağım. Murat abinin eşi 1, 65 boylarında sarışın bir kadındı, iki çocuk doğurmasına rağmen hala 18 lik kızlara taş çıkarırdı. Ayakkabı numarası36`ydı. kadının adını hatırlayamadığım için bir rumuz kullanacağım. Mesela gözde olsun.. Gözde abla bizim yan apartmanda otururdu, topuklu beyaz bir terliği vardı ve onu hep kapının önünde bırakırdı. Apartmana elli türlü numara yapıp girerdim ve terliklerini alıp büyük bir zevkle yalardım. Bu inanılmaz bir şeydi, kadının ayağında öyle güzel bir koku vardı ki, terlikleri inanılmaz kokuyordu. Onları saatlerce koklar saatlerce yalardım. Tabiyki bunlar gece yarısı oluyor, o sırada herkes uyuyor. Bir gün saat 23 30 sularında apartmana girdim, elimde bir okul çantası vardı, terliklerini alıp çantaya attım ve doğru eve gittim. Yatağıma uzanıp onu sabırlı bir şekilde saatlerce kokladım, yaladım. Saat gece yarısı 3 45 civarıydı, defalarca terliğin üzerine boşalmıştım. Sonunda terliği temizleyip yerine koymaya gittim. Terliği tam yerine koyarken kapı açıldı ve karşımda sinirli bir abla duruyordu. Gözde abla çok sinirliydi. Onun söylediklerini yapacaktım…Bana içeri girmemi söyledi, çok korkmuştum, allah`tan murat abı evde yoktu. O gece nakliye işi için bursa`ya gitmiş. Gözde ablaya bu olayı murat abiye söylememesi için yalvardım. Gözde ablanın siniri geçince benimle bir anlaşma yapmak istediğini söyledi. Tereddütsüz kabul ettim. Beni kimseye söylemeyecekti ama bende onun söylediklerini yapacaktım. Saatlerce yaladığım terlikleri bana uzattı ve tekrar yalamamı istedi. Tam yalıyordum ki hayır dedi, içini değil altını yala!! Şok olmuştum, iyi ama altı leş gibi dedim. Bana ya altı yada murat abin dedi. Bende mecburen ayakkabının altını yalamaya başladım. İşte madalyonun öbür yüzü. Bana zevklerin en güzelini veren o terlik o anda miğdemi bulandırmıştı. Terliği tertemiz yapana kadar bana yalattı. Sonra ayaklarının bu kadar güzelmi olduğunu söyledi, bende evet dedim. Bana hayatında kimsenin ayaklarını yalamadığını söyledi. Bu bir davetmiydi? Hala midem bulanıyordu, ne diyebilirdim, sustum. İşkence edeceğini söyledi…Bana, eğer istersem ayaklarını yalatacağını, ancak bana biraz işkence edeceğini söyledi. Buna hayır diyemezdim, zaten beni esir almıştı. Seninim dedim, bana ne istersen yap, istersen çiğneyerek, vurarak öldür. Ayak parmaklarında oje yoktu ama çok bakımlıydı, zaten onun ojeye falanda ihtiyacı yoktu. O narin ve küçük ayakları harikaydı, ne ojesi!! Beni önce çırılçıplak soydu ve sonra girişteki portmantoya diz çökmüş vaziyette bağladı. Kullandığı bütün ayakkabıları tek tek giydi ve suratıma bastı. Ayakkabılarını suratımda ve vücudumda tek tek temizledi. Bunu yaparken bazende bana vuruyordu. Yüzüme karnıma, cinsel organıma, sert bir biçimde vuruyordu. Canım yanıyordu ama umurumda değildi. Hayatımın kadınına köle olmuştum. En son ayaklarına gelmişti sıra. Ayaklarını uzattı bana. Tam dilimi uzatırken ayaklarını çekiyordu. İşte işkencelerin en kötüsü. Her şeyi yapmıştı ama ayaklarını yalatmamıştı. Yalvarmamı istiyordu, bende bunu yapıyordum zaten. En sonunda ayaklarını uzattı ve al senin olsun dedi. O yerde oturuyordu ve ayakları benim yüzüme yapışmıştı. Yalamadığım en ufak yeri kalmadı ayaklarının. Sonra cinsel organıma sürdü ayaklarını ve o anda titremeye ve ağlamaya başladım. Öyle bir haldeydim ki, ellerimi kullanamıyordum, boşalamıyordum.. Ayak parmaklarının arasına…En sonunda ağlayarak ayaklarına boşaldım. Boşaldığım yeri yalamamı istedi ve her damlasına kadar yaladım. Sonra beni çözdü ve elime bir bal verdi, al bunu ayaklarıma sür ve yala dedi. İşte işin zevkli kısmı başlıyordu, ben artık bağlı değildim. Balı ayak parmaklarının arasına döküp iştahla emmeye başladım. Patronum hep gülüyordu hiç zevk aldığını hissettirmedi. Sanki bana acıyor ve dalga geçiyordu. Pespembe topukları inanılmaz kokuyordu hala.. Saat neredeyse 10 olmuştu, saatlerce ayaklarını yalamıştım ama hala doyamamıştım. En sonunda yeter sıkıldım diyerek uzaklaştı benden, sonra yaklaştı ve üzerime çıktı. Beni bir köpek gibi eziyor ve vuruyordu. Sonra üstümden indi ve elleriyle bana mastürbasyon yaptırmaya başladı. O anda kaçıncı kez ağladığımı ve kaçıncı kez boşaldığımı hatırlamıyorum ama tekrar boşalmıştım. Sonra bana giyinmemi söyledi. Giyindikten sonra beni bir köpek gibi azarladı ve kovdu. Gözde abla bir daha terliklerini hiç kapının önünde bırakmadı ve bir daha aramızda hiçbir şey olmadı. Peki o gün bana neden bunları yapmıştı???Gönderen: Yesilim

Direktorun Egitimi – 2 -Haftasonunda sirket partisinde direktorumuz Ayumi`nin agzina verdikten sonra pazartesi olmustu. Bakalim ne olacak diye merakla ise gittim. Saatler gecti Ayumi`den ses cikmiyordu, ben tam herhalde bu is bitti derken aksamustu beni odasina cagirdi. Ayumi`nin odasina gittigimde, sekreteri Nancy`yi arayarak rahatsiz edilmek istemedigine soyledi. Masasinda gene otoriter bir havada oturmaya calisiyordu ama heyecanli oldugunu sezinlemistim hemen. Bana haftasonu sarhostum, ne yaptigimi bilmiyordum, hic yapmayacagim bir seyi yaptim gibisinden laflar etmeye basladi. Ben de oturdugum yerden kalkarak kapiya dogru yoneldim ve bana hic de istemiyormusun gibi gelmedi dedim. Aymi telasli bir sekilde dur gitme dedi. Ben kapiya dogru devam ediyordum. Kosarak yanima geldi, dur nolur, ne istiyorsun soyle dedi. Iste simdi tam kapana girmisti magrur bayan Ayumi. Parmaklarimi yavasca yuzunde gezdirmeye basladim. Sonra boybundan goguslerine dogru indim ve yavasca oksamaya basladim. Kaltak yavasca zevke gelmeye baslamisti ve gozleri iyice kisilmisti. Bir elimle goguslerini bir elimle de kalcalarini oksuyordum ve Ayumi inlemeye baslamisti. Kalcalarindan elimi biraz daha asagi kaydirip eteginin altina soktum. Kasiklarindan yukari dogru gittikce hafiften kasilmaya baslamis inlemesinin de siddeti iyice artmisti. Tam o anda onu birakip gene kapiya yoneldim. Anlik bir saskinliktan sonra dur nolur dur gitme yalvariyorum sana gitme diye yanima geldi. Diz cokup bacaklarima sarildi ve daha sonra ayaklarima kapanip bana yalvarmaya basladi. Onun bu halinin zevkini biraz cikardiktan sonra saclarindan tutup kafasini kaldirdim ve hazirlamis oldugum yarragimi agzina kokledim. Buyuk bir istahla yaliyor, emiyor, arada inliyordu. Bosalmaya yakin aletimi agzindan cikardim ve suratina bosaldim. Daha sonra yarragimi uzun siyah saclarina temizledim. Iyice kendinden gecmisti. Bu haftasonu bunun devami var kaltak, benim icin hazir ol dedim. Ayumi sirketin onun icin tuttugu buyuk, havuzlu bir evde kaliyordu ve evde bir hizmetcisi vardi. Ona haftasonu rahat hareket edebilmemiz icin hizmetcisine izin vermesini soyledim. Ayumi icin guzel planlarim vardi haftasonunda. Sonunda haftasonu geldi, sicak bir cumartesi idi. Ayumi`nin evine vardigimda beni kapida karsiladi. Atesli bir opusmeden sonra bir seyler ictik ve havuz kenarina gectik mayolarimizi giyip. Az sonra zil caldi, Ayumi sasirmisti, kim olabilir ki dedi, ben de bir arkadasi davet ettigimi acmasini soyledim. Pek istemeyerek de olsa kapiya gitti, ben de hemen arkasinda idim. Ayumi kapiyi acti ve kelimenin tam anlami ile sok oldu, cunku ben tum olanlari Ayumi`nin sekreteri Nancy`ye anlatmis ve onu davet etmistim. Nancy 25-26 yaslarinda balik etinde ama sportif yapili zenci bir hatundu. O an gercekten mukemmeldi, Ayumi`nin saskinligi, Nancy`nin suratindaki zafer kazanmis komutan ifadesi, hepsi mukemmeldi. Sessizligi Nancy bozdu, hadi ne duruyoruz havuz basina gecelim dedi. Havuz kenarinda iki sezlong vardi, birine ben gectim, digerine de Nancy, Ayumi hala saskin bir vaziyetteydi. Bu arada Nancy ustunu cikarmisti ve uzerinde inanilmaz seksi sari bir ipkini vardi. Vucudu gercekten superdi, ben aninda cadiri kurmustum bu goruntu karsisinda. Ben heyecandan Ayumi saskinliktan susakalmisken konusan gene Nancy oldu. Ayumi`ye, misafirlerini boyle mi agirliyorsun, bir icecek bile sunmaz mi insan, hizmetcin izinde olduguna gore herhalde sen servis yapacaksin dedi. Ayumi gene saskinlikla peki, tabii dedi ve Nancy`ye hemen icecek servisi yapti. Nancy hemen bunun ardindan, yaglanmama yardim et diyerekten Ayumi`ye bir vucud losyonu sisesi uzatti. Nacy artik ipleri tamamen eline almisti. Ayumi darbe ustune darbe yiyen boksor gibi iyice afallamisti. Nancy, ne duruyorsun oyle aptal aptal, herseyi iki defa mi soylemek zorundayim sana dedi. Bunun uzerine Ayumi losyonu surmeye Nancy`nin sirtindan basladi. Omuzlar, kollar derken bacaklarina surmek icin sezlongun yaninda diz coktu. Ben bosalmamak icin kendimi zor tutuyordum ve bir yandan da Ayumi`nin de ellerinin titremeye basladigini ve heyecanlandigini goruyordum. Ayumi Nancy`nin bacaklarinda asagi dogru ilerledi ve artik bileklerine kadar gelmisti. Tam o sirada, Nacy, ayaklarimi op kaltak dedi. Ayumi gene sasirmisti ve durakladi. Nancy hafifce ona dogru egildi ve Ayumi`nin kolunu kavrayarak bukmeye basladi. Ayumi`nin surati aninda aci ile eksidi. Nancy gene sana ayaklarimi op dedim kaltak dedi. Ayumi bu sefer peki, peki diyerekten Nancy`nin ayaklarina dogru egildi ve opmeye basladi. Nancy bir kac saniye sonra Ayumi`nin kolunu birakti, Ayumi hala onun ayaklarini opuyor, yaliyordu. Az sonra, Nancy simdi de ayak parmaklarim dedi. Ayumi bu sefer tereddutsuz Nancy`nin emrine uyarak parmaklarini emmeye basladi. Nancy bu arada cantasindan fotograf makinasini cikartip o muhtesem manzarayi bol bol da fotografladi. Daha sonra, kaltak, madem bugun hizmetci sen olacaksin, git de hizmetcinin giysisini giy ve hemen gel ve bundan sonra bana “efendim” diye hitap etmeyi unutma dedi. Ayumi korkulu gozlerle Nanc`yi basi ile onayladi ve onun dedigi gibi hizmetci uniformasini giyip geri geldi. O andan sonra Nancy Ayumi`yi hizmetci olarak kullanmaya basladi, Ayumi icki servisi yapiyor, Nancy havuzdan ciktiktan sonra vucudunu kuruluyor, arada yiyecek getiriyordu. Bir iki saat sonra Nancy Ayumi`ye gene losyonlanmak istedigini soyledi. Ayumi bu sefer ne yapmasi gerektigini bilerek hemen ise koyuldu. Ayumi`nin gene heyecanlandigini anlamak hic de zor degildi ve Nancy de bunun farkinda idi. Nancy, noldu surtuk hosuna mi gidiyor vucuduma dokunmak dedi. Ayumi kizararak basini onune egdi. Nancy gene otoriter bir sesle, soyun kaltak dedi. Ayumi iyice dusunmeden Nancy ne derse yapar hale gelmisti ve hemen soyundu. Nancy cantami getir dedi, o sirada da ayaga kalkti. Ayumi canta ile yanina geldiginde onu omuzlarindan hafifce bastirarak diz cokturdu karsisinda. Nancy cantasindan deri bir tasma cikardi ve Ayumin`nin boynuna takti, tasmaya bagli olan zinciri de elinde tutuyordu. Artik sen benim kolemsin, anlasildi mi surtuk dedi. Ayumi`nin artik hic bir seye direnecek hali kalmamisti ve evet efendim dedi. Nancy gulerekten Ayumi`nin basini oksadi ve ipkinisinin altini cikardi. Hadi kaltik, ne duruyorsun, saatlerdir hayalini kurdugun sey karsinda dedi. Ayumi kafasini uzataraktan dudaklarini Nancy`nin amina degdirdi. Once yavasca, sonra hizlanaraktan yalamaya basladi. Bu arada Nancy de, “Kaltak, ofiste bana yapmadigini birakmadin ama artik sir ben de. Kolemsin artik” diyordu. Birkac dakika sonra Nancy Ayumi`nin suratina bosaldi. Ayumi de kendinden gecmis ve Nancy`nin ayaklarinin dibine yigilmisti. Nancy zincirden cekerekten Ayumi`yi yeniden karsisinda diz coker pozisyona getirdi. Kopek, bundan dahaiyisi de var ama sen buna layikmisin bilmiyorum dedi kalcalarini isaret ederekten. Ayumi iyice kontrolunu kaybetmisti, Nancy`nin ayaklarina kapanaraktan, nolur efendim, yalvariyorum size, kolenizin kicinizi yalamasina izin verin diye yalvarmaya basladi. Az sonra Nancy, peki kole, bugun sansli gunundesin diyerekten arkasini dondu ve Ayumi hemen basini Nancy`nin dolgun, yuvarlak ve diri kalcalarinin arasina daldirdi. Nancy, iyice yala kopek, dilini iceri soik diyor, Ayumi de onun emirlerini yerine getirmek icin elinden geleni yapiyordu. Boylece dakikalar gecti, ta ki Nancy tatmin olana kadar. O muhtesem gunden sonra direktorumuz bayan Ayumi, sekreteri Nancy`nin resmen kolesi oldu. Nancy iste birsey fazla belli etmiyordu, aslinda pek is yaptigi da soylenemezdi, sadece ofise gelip ortaliklarda dolasiyordu. Ama bayan Ayumi`nin sirketteki isinden de olmasini isine gelmediginden olayi gizli tuttu, bana da iyice tembihledi. Ama bazen iste Ayumi`nin odasinda, genelde de onun evinde onu kole olarak kullanmaya devam etti, hatta Ayumi aldigi tum parayi bile Nancy`ye veriyor, ona her turlu hizmeti sunuyordu. Iste bu sekilde magrur japon direktorumuz bayan Ayumi, zenci sekreter Nancy`nin kopegi oldu.

Ben ayAk fetişiyim .Birgün bursada işim çıktı Bursaya işim halletip bacanaklara gidip 1 gece kalıp memlekete geri dönecektım.bacanağın atölyesine uğrayıp eve gidecektik ama bacanak gece atölyede sabahlayacağını söyleyip beni eve gönderdi .Eve gittim baldızım ve çocuklarla yemek yerken gözüm birden baldızım göğüslerine takıldı aslında baldızım pek seksi değil yaşı 40 falan ama benim birden ilgimi çekti baldızımı artık daha dikkatle süzüyordum ve baldızım otururken aynadan siyah ince çorabının içindeki o güzel bacaklarını kesiyordum ve kırmızı külot giydiğini gördüm aletim o anda sertlikten pantolonumu yırtacaktı.Artık dayanamayıp duşa gireceğim deyip banyoya 31 çekmeye girdim tam baldızımın bacaklarını hayal edereken birden gözüm kirli sepetine takıldı baktığımda baldızımın siyah külotunu buldum o miss gibi amcık kokan külotu sikime sürtüp boşaldım.duşumu alıp çıkınca baldızımın artık yatacağını çocukların uyuduğunu.söyleyip yatmaya gitti ama benim aklım ayaklardaydı yatak odasının kapısını hafif araladım baldızım artık yatmak için soyunuyordu arkası bana doğru dönüktü önce üstünü çıkardı kırmızı dantelli sütyeni tam karşısındaki aynadan kesiyordum ve çok tahrik oluyordum daha sonra eteğini sıyırdı ve tam bana karşı dömeldi aman tanrım o ne kırmızı külodun için deki muhteşem göt ve kabarmış amcık baldızım yatağa oturup tam çoraplarını çıkaracekken birden kapıyı istemiyerek gıcırdattım.Baldızım beni görünce şok yaşadı tabii bende bana ne yapıyorsun sapık karının ablasını bakmaya utanmıyormusun diye bağırdı çok utandım hemen kapıyı kapatıp yanına gittim benim bir ayak fetişi olduğumu kendimi tutamayıp ayaklarına baktığımı söyledim.baldızım ayaklarımı çokmu beğendin deyip tamam sadece ayaklarımı yalatırım daha ilersi yok dedi bende çünki hiç ayaklarını yalatmamış yani birazda meraktan yalatmayı kabul etti benim de canımacanan hemen baldızımı yatağa uzatıp o incecik bileklerini tutup ayaklarının altını yavaş yavaş sindire sindire yalamaya başladım daha sonra parmaklarının tektek arasını dakikalarda yalamaya başladım baldızım ıhh ohh gibi sesler çıkarmaya başladı elleri amcığına sürtmeye başlayıp sulanmıştı ve boşalmaya başlıyordu bende kasıklarını ayalayarak külotunun üstünden islanmış amcığını yalıyordum daha sonra külotunu çıkarıp dilimi amının içine sokabidiğim kadar sokuyordum baldızım 2 defe daha dilime boşaldı artık dayanamıyordum yaragımı çıkardım baldızım 20cm.yarağı görünce haemen ağzına aldı artık baldızımın ağzını sikiyordum.baldızım hadi sik artık diye yalvarmaya başladı Baldızımın bacaklarını omuzuma alıp sert bir şekilde sokmaya başladım artık kontrelden çıkmış hayvan gibi sikişiyorduk ve ben daha fazla dayanamayıp boşalmaya başladm baldızım da benimle aynı aynı anda boşalınca bulutlarda gibiydik.işimiz bitip uzanıyordum ama baldızım hayatında ilkleri bu akşam yaşadığını söyleyip beni götümden sikermisin dedi bende hiç düşümneden kabul ettim baldızım bana krem verip 69 pozisyonuna geçtik baldızım ağzına zor sığan yarağımı köküne kadar alıyordu bende baldızımın götünün deliğini yalıyordum artık vakti gelmişti baldızımın göt deliği açılmıştı önce dömelttim daha sonra götüne krem sürüp yarağımı yavaşça soktum baştan baldızım biraz inledi ama sonra tadını almaya başladı o daracık göt deliğine değşet şekilde boşaldım baldızım zevk ve acıdan darmadağın olmuştu.baldızım bana bende baldızma teşekkür edip bu gecenin ilk ve son olacağını dair söz verdik ne yapalım değip yattık.YALNIZ BİR LAF VAR.BALDIZ BALDAN TATLIDIR DİYE.EVET DOĞRUDUR…Gönderen: xanax

Merhaba ben tolga bu olaya kadar sert ve asabi biriydim galiba yada kendimi öyle hissediyordum. anlatacağım olay ben askerden yeni geldiğimde oldu. Sürekli takıldığımız bir park vardı ben yine ordaydım daha önce bir kavga çıkmış ve polis parkı basmıştı bende geceyi karakolda geçirmek istemediğimden parktan çaktırmadan çıktım saat gece 12 yi geçiyordu. eve gidecektim ama birden bir bayan fark ettim yalnızdı ve çokda seksi goruluyordu. çok sanslıyım diye düşündüm ve kadına takılmaya başladım iyice rahatsız olmuş ve sinirlenmeye başlamıştı ben daha ileri gidip onu elle taciz etmeye başladım birden bana dönüp biraz tatlı biraz sert tavırla o kadar istiyosan evime gel dedi ben bayram yapıyordum. Beraber evine girdik eve girer girmez çok sert bir tokat attı seni geri zekalı şimdi ne istediğini söyle bakalım dedi. ben şaşırmış ve sinirlenmiştim bende şunu tokatlayıp bir güzel sikiyim diye içimden geçirdim sonra gecenin hatrına vazgeçtim sonra tekrar tokat atıp -geri zekalı sana ne istediğini sordum dediçok şaşırmıştım ama bana sert davranması çok hoşuma gitmişti kısık bir sesle sevişmek istiyorum dedim-sevişmekmi deyip gülümsedi ve sen benim kapıma bağladığım köpeğim olamazsın aptal diyip oturduBeni böyle aşağılaması çok hoşuma gitmeye başlamıştı geceyi bozmayacaktımsonra bana -bu geceyi başarıyla atlatırsan ve benim köpeğim olabileceğini bana ıspatlarsan daha sonraki gecelerde sevişmeyi düşünürüz dedi zaten eğlenmeye başlamıştım bende kabul ettim.-iyi o zaman köpeğim ve kölem olabilmen içinde onüme diz çokup bana yalvarman gerekiyo diyince ben hiç vakit kaybetmeden diz çökmüş ona yalvarıyordum oda ayaklarını suratımda gezdiriyor ara sıra ağzıma sokup bana parmaklarını emmemi emrediyordu.çok hoşuma gitmişti ayaklarını iyice yalamaya başlamışken -yeter kalk geri zekalı bana dolaptan içicek bir şey getir diye emrettigetirirken heyecandan olacak bir kaç damla döktüm hiç hoşuna gitmemişti ayağı kalktı saçımdan tutup kafamı yere bastırdı sonra ayaklarıyla kafamı ezip bana hizmet ederken ne kadar titiz olmanı sana öğreticem diyip ceza olarak mutfaktan buraya kadar her tarafını yalıyacan dedibende sahibemin emirlerini yerine getirdim sonra bana çok yorgunum ben uyucam sen sabaha kadar her tarafı yala temizle sabahta bana kahvaltı hazırlayıp beni 10 da kaldır. Sabah kalktığımda ortalık hoşuma giderse belki seninle yarın sevişirim dedi. Ben sabaha kadar evin her tarafını temizledim sabahta kahvaltısını hazırlayıp onu uyandırdım ama kalktığında kalktığında etrafı beğenmedi ve benimle tabiki hiç sevişmedi Ben hala her akşam onun evine gidip emrettiği her şeyi yapıyorum ve hala benimle sevişeceği kadar onun köpeği olamadım ama odül olarak bana her akşam ayaklarını yalatması bile yetiyordu. Bir kaç ay önce taşındı. Ben ona çok alışmıştım hala ne zaman gözlerimi kapatsam bir bayanın bana emretmesi istediğinde onun hizmetçisi olmak her emrettiğini harfiyyen yerine getirdiğimi düşünüp 31 çekiyorum ve bana emretmek ve hizmetçisi olarak kullanmak isteyen bayanlarla tanışmak çok istiyorum

“Hey!tükürük yutucu ,uyan!”diye seslendi Neslihan ben bunları düşünürken .”Galiba teşekkür etmen gerekiyor.” Hülya hanıma dönüp “teşekkür ederim efendim” dedim oda “ne için” diye sordu benim kendimi aşağılamam hoşlarına gidiyordu.”Ağzıma tükürüp,susuzluğumu giderdiğiniz için teşekkür ederim efendim”dedim. Gülerek “ne zaman susarsan söyle her zaman o aptal suratına tükürürüm”diye cevap verdi. Neslihan “senin ihtiyaçların için yeterince vakit kaybettik ,eminim ki annem bugün işte yeterince yorulmuştur,ayakları nasıl sızlıyordur kim bilir?”diyince Hülya hanım”ah evet cidden çok kötü, güzel bir ayak masajı iyi gelir doğrusu” dedi. Artık isteklerini dile getirmeden onları yapmayı öğrenmeliydim yoksa çok kötü sonuçlar doğabileceğini biliyordum. Eğilip hülya hanımın ayaklarını ellerime aldım.”yavaşça çıkar ve kenara koy onları” dedi .Ayakkabılarını dikkatlice çıkarttığım anda sert bir koku burnuma geldi ister istemez suratımı ekşittim. Bunu hemen fark eden Neslihan ”Ooo efendiye saygısızlık ha?Bunlara çabucak alışman lazım köle!Çünkü bundan sonra senin değersizsin, hayatın sadece efendilerinin elinde!!!Bu da şimdiki cezan” diyerek böbreklerime sert bir tekme indirdi. acıyla diğer tarafıma devrildim.”çabuk ayağa kalkıp işine devam et,bu sadece bir uyarıydı bir saha saygısızlık yapmamayı öğrenmen için”dediğinde kıvranarak ayağa kalktım ve tekrar hülya hanımın ayaklarını ellerime aldım.”madem alışmadın alışmana yardımcı olayım “diyen hülya hanım sağ ayağının parmak diplerini burnumun üstüne yerleştirdi.”derin nefesler almanı istiyorum”dedi ve nefes alır almaz bayılacağımı sandım,cidden yorucu bir gün geçirmiş olmalıydı çünkü naylon çoraplı ayakları gerçekten fazla terlemişti. Hafif nemli ayakları burnumda, derin nefesler alıyordum.”evet artık o ayakkabıların gün boyu neler hissettiğini biliyorsundur köle,bundan sonra sende onların bu zevkini paylaşacaksın”.Neslihan bu sırada ayaklarını sırtıma uzatıp kolasını yudumlamaya devam etti. Hülya hanımsa diğer ayağını yüzüme, gözlerime sürüyordu .Sonra sol ayağını aşağı indirip pensime bastırdı. biraz yüklenince acıyla irkildim.”şimdi nefesini ben bırak diyene kadar tutacaksın yoksa senin ufaklığı ayağımın altında fena şekilde ezerim”dedi hemen nefesimi tuttum. havuzdaki denemelerimde en fazla 1 dk kadar tutabiliyordum nefesimi. orda ise 1 buçuk dakika olduğunsa sendelemeye başladım ama nefesimi bırakmak istemiyordum. Neslihan yüzünde küçümseyen bir gülümsemeyle” anne dikkat et kölemizi öldüreceksin!baksana kıpkırmızı oldu “dedi. Fakat hala bırak emri gelmemişti acaba bu şekilde mi öleceğim diye korkarken hülya hanım “bırak “dedi ve aynı anda penisime sert bir şekilde bastırdı .Acıyla hem bağırıyor hem de derin nefes alıyordum ölmemek için,acıdan zor durduğumu anlayan Neslihan elleriyle kafamı sabitledi ,hülya hanım ise ayağını iyice yüzüme bastırdı. Ezilen burnumla kokuyu akciğerimin en derinlerinde hissettim. Sonra hülya hanım sol ayağını pensimden çekip nefesimin düzlemesini bekledi nefesim düzelince Neslihan ellerini ,hülya hanımda ayağını kafamdan çekti.,”aferin köle emirleri yerine getirmeyi öğreniyorsun şimdi masaja başla!” Ben hülya hanımın ayaklarına dikkatlice masaj yapmaya başladım, acıtmamak için çabalıyordum. Gerçekten güzel ayakları vardı. İnce bilekli idi ve çok değil ama uzun parmaklara sahipti. Ben bir yandan Neslihan’ın ayak taburesi olurken., onlar benim hakkımda gelecek planları yapıyorlardı. benimle çok eğleneceklerini beni başkalarıyla tanıştırabileceklerini söylüyorlardı. Hatta beni para karşılığından isteyenlere kiralayabileceklerini bile söylediler. Neslihan”arkadaşlarım kölemi tanıyınca çok şaşıracaklar,eminim ki hemen kullanmak isteyeceklerdir!”dedi. Sonra hülya hanım”tamam bu masajdan sıkıldım,şimdi çoraplarımı dikkatlice çıkart ve ayaklarımdaki terleri temizlemeye başla!” diyince masaj yapmayı bıraktım ve naylon çoraplarını istediği gibi dikkatlice çıkartmaya başladım. Çorapları tam mini eteğini altında son buluyordu,külotlu çorap değildi. Onları çıkarıp ayakkabılarının yanına bıraktım. çorapsızken de ayakları çok güzeldi. Pürüzsüz ve bembeyaz ,oje sürmemişti. bakımlı ayaklara sahipti. ama aygında çorap ve ayakkabılar yüzünden oluşan ter lekeleri görünüyordu.”evet şimdi güzel bir dil masajıyla ayaklarımı temizleyeceksin!” .önce hoşuna gideceğini düşünerek ayağına minik bir öpücük kondurdum. Diğer ayağıyla yüzüme çok sert olamadan vurdu:”Sana dilinle ayaklarımı temizle dedim,benim dediklerimin dışında hiçbir şey yapamazsın!”yavaşça dilimi uzattım ve ayakların altını hafifçe yalamaya başladım,önce sınırlı bir bölgeyi yalıyordum sonra parmaklarından topuklarına kadar boydan boya,dilimi çıkarabildiğim kadar çıkararak yalamaya başladım Hülya hanımın çok hoşuna gitmişti yüzünde bir gevşeme hali gördüm. gözlerini kapatıp bana”parmak aralarımı da yala,köle!”dedi bu biraz önce söyledikleri gibi sert bir emir değildi. ben parmak aralarını yalayarak oradaki terleri temizlerken hülya hanım yüzünde gülümsemeyle mırıldanıyordu “mmm evet.. bunu her gün yapmalısın köle..”. Sonra yak parmaklarını tek tek ağzıma alıp emmeye başladım. büyük parmağını bir bebeğin emziğini emesi gibi emiyordum. Bu rutini iki ayağına da uyguladım. kaç dakika boyunca bu işi yaptığımı bilemiyorum,bir süre sonra ayalarını sırtıma uzatmış olan neslihanın sesiyle sanki bir rüyadan uyanır gibi kendime geldim.”Anne benim sıram ne zaman gelecek,daha yeni bisiklete bindim ayaklarım sıcaktan ne hale geldi…” yüzüne bakınca hülya hanımın da benim gibi rüyada olduğunu gördüm.Eli eteğinin içindeydi ve gayet şuh ve mutlu bir sesle.”tamam al sen kullan” dedi.

Merhabalar benı tanıyorsunuz ben bursadan bebeg burada bır çok dalga 🙂 lez grup sex gebı bır çok sex te yasadığım olayları anlattım ve fetiş sexide okuduğumda baya bır ılgı duydum ve abımın kopeği ReX le beraber oldum çok buyuk bır kopektı abıne cınsını sorduğumda ise bana kangal olduğunu soylemıstı onu bu sekılde gormem benı delı edıyordu bır gun evdekiler hasta zıyaretı için inegole gıtmıslerdı bende bursanın merkeszınde olduğum için mesafe baya bır uzaktı rexi içerıye aldım odama goturdum ve ben soyunmaya basladım uyanık hemen yalıyacagı yerı bılıyordu vajınama geldı ve dıllemeye basladı benım içim bır hoş olmustu keratanın dılı sıcacıktı ve vakum gebı cekıyordu içine ve bende onun ufaklıkla oynamaya basladım ufaklık dıyorum o kadar buyuk olduğu aklıma bıle gelmemıstı bırden kocaman oldu pembemsı bırseydı buyudukçe buyuyordu azıma almak için dayanamıyordum ve kopegı sırt ustu yatırdım ve onun kocamanı azıma aldım boydan boya yalıyordum rex delı olmustı altım da kıvranıyordu sonra götume tukurukledım ve rexın kınıiçime aldım gırdıkçe gırıyor benı delı edıyordu bır ara baktım içim ısınıyor ve o an anladım içime boşaldığını o boşaldıkça kalçalarımı sıkıyor onu da delı edıyor kendımde kuduruyordum kı o an tıtremeye basladım ve seller sular içimden akmaya basladıçok hoştu ama bır tek rex e aitım baska bır hayvan tanımıyorum onun ustune .. ve artık grup sex ve lezbıyen sex hıkayelerımle karsınızdayım bursanın en guzel kızından selamlar opuyorum sızlerı tsk ler..Gönderen: BeBeG

“Theyre in the bedroom.” diye yanıtladı Jennie.”Theyre trying lesbian sex.Four girls are loving each others.” diye devam etti. “Really?Lets go,I wanna see” dedim.Ayağa kalktık ve kızların bulunduğu kamaraya doğru ilerledik.Geceyi dışarda bırakıyorduk. Kamarayı açınca hayatımın en güzel manzarasıyla karşılaştım.Oda beklediğimden çok daha büyüktü.Gemi kamaralarının küçük olduğunu sanardım.Odanın tam ortasında hayatımda gördüğüm en büyük yatak vardı.Üstüne üstlük su yatağıydı,yuvarlak,garip bir şekli vardı.Yatağın üzerinde birbirinden vahşi ve güzel dört kız sevişiyordu.Vanda birşey söylemeden arkamdan itti.Kapıda fazla beklemiş olmalıydım.Arkamdan onlarda girdiler ve kapıyı kapadılar. “STOP” diye bağırdı Jennie. Kızlar başlarını kaldırıp bize baktılar.”Our slave is here.Lets have some fun.” dedi. Elimden tuttu ve yatağın yanına götürdü.Şimdi bütün kızlar yataktan kalkmışlardı. Adeta üzerime saldırdılar ve beni yatağa fırlattılar.Karşı koymayı aklımdan bile geçirmedim.İlk kez su yatağına yatıyordum.Ağırlığım nedeniyle yatağın içine gömüldüm. En ufak bir çıkıntım bile yoktu.Sanki yatağın bir parçasıydım.Yattığım yerden ses çıkarmadan tavanı izlemeye başladım.Kızlar ayakta bir şeyler konuştular ve sonra bir anda yatağa atlamaya başladılar.Üzerimde birsürü kadın vardı.Kiminin kolu,kiminin bacağı,kiminin kıçı üzerimdeydi.Bir yatak gibi kullanılıyordum.Koca yatağın ortasında küçücük kalmıştım.Altı kız birden üzerimde sevişmeye başladı.Canım çok yanıyordu.İnanılmaz bir ağırlık altındaydım ve çeneleri,dirsekleri,dizleri sürekli bir yerime batıyordu.Kızların üzerimde seviştiklerini düşünündükçe acımı azalmış hissediyordum.Arada sırada ayağın biri yüzümde geziniyor,ağzımı keşfediyordu.Durumun zevkini çıkarmaya başladım.Saatlerce sevişen kadınların altında ezildim.Kaç kere boşaldığımı ve ne zaman uykuya daldığımı şimdi bile hatırlayamıyorum. Uyandığımda hala kadınların altındaydım,onlarda o durumda uykuya dalmışlardı.Yüzümde bir kıç vardı,kime ait olduğunu anlayamamıştım.Uyku sırasında osurdu.Ne varsa ağzıma osurmuştu,boğulacak gibi oldum.Hareket etmeye çalıştım ancak başaramadım.Üzerimde kadınlardan oluşan bir düğüm olduğu halde yeniden uyumaya başladım.Tekrar kalktığımda üzerimde sadece Laetitia vardı.Elimden geldiğince yalayarak ve okşayarak onu uyandırdım ve yukarı çıktık.Güneş pırıl pırıl parlıyordu. Bütün günü yatta,kızların arasında ve ayaklar altında geçirdim.Bütün hayatım ayaklar üzerine kuruluydu sanki.Bana çok iyi davrandılar.Yat akşam tekrar otele yanaşırken mutluluktan uçuyordum. Bu geceyi saymazsam ertesi gün oteldeki son günümü yaşayacaktım.Bu muhteşem tatilin bitecek olmasına üzülüyordum.Yarın akşam bu saatlerde ailemle birlikte Ankaraya doğru gidiyor olacaktım.Tüm turist kızların adreslerini,telefonlarını,resimlerini aldım.İleride ne olacağını bilemezdim.Kim bilir belki yurt dışına çıkar ve onlardan birini bulurdum,böylece eğlence tekrar başlardı.Kendi adresimi de verdim ve vedalaşmaya başladık.Onların da gözleri dolmuştu.Geçirdiğimiz dakikaları asla unutmayacaklarını ve fırsat olursa benimle tekrar görüşmek istediklerini,herşeyi yeniden denemek istediklerini söylediler.Hepsini teker teker dudaklarından öptüm ve doğruca odama gittim. Sabah uyandığımda huzursuzdum.Sevdiklerimden ayrılacak olmak beni üzüyordu.Tek tesellim Özlem ve Banunun Ankarada yaşamasıydı.Bavullarımı hazırladım ve odamdan ayrıldım. Kızların odasına gittim.Saat öğleni geçiyordu.Onları odalarında bulunca sevindim.İçeri girince çok şaşırdım.Onlarda bavullarını toplamışlar,otelden ayrılmaya hazırlanıyorlardı.Canları sıkkındı.Neler olduğunu sordum,üzgün bir şekilde Kaan amcanın işinin çıktığını ve anneleriyle beraber apar topar Ankaraya dönüğünü söylediler.Ben dün yatta mutlu mutlu vakit geçirirken onlar gitmiş olmalılardı. Kızlar ise son bir gün daha kalmaya karar vermişlerdi.Bugün akşamüstü trenle Ankaraya döneceklerdi.Bunları duyunca aklıma onlarla geri dönmek geldi.Ailemle döneceğime onlarla döner ve yolda eğlenir,mutlu dakikalar geçirirdim.Fikrimi duyunca çok sevindiler.Hemen annemlerin odasına gittim ve izin istedim.Kabul ettiler.Keyiflenmiştim.Annemler bu akşam yola çıkacaklardı.Biz ise onlardan önce otelden ayrılacaktık.Babam bizi tren garına bırakmayı teklif etti,sevinçle kabul ettik. Gitme vakti geldiğinde bizi gara götürdü.Annem de bizi uğurlamak için gara gelmişti.Trenimiz saat beşte kalkıyordu.Bavullarımızı trene götürdük,boş bir kompartman bulup yerleştik.Yataklı bölümde bir kompartmandı.Arkamızdan kapıyı kilitledik ve perdeyide çektik.Yolculuk boyunca başka birisinin bizim yanımızda bulunmasını istemiyorduk.Zaten tren fazla kalabalık değildi. Camdan ailemi izlemeye,onlarla işaret dilinde konuşmaya başladık.Tren yavaş yavaş hareket ederken bize el sallamaya başladılar.Tren hızlandığında hala el sallıyorlardı. İstasyondan çıktık ve neşeyle birbirimize baktık.Hepimizde aynı nedenden ötürü sevinçliydik.Yolculuk hepimiz için çok uzun olacaktı…… Aramızda hafif bir elektriklenme yaşandı.Kalp atışlarımız hızlanmıştı.Her zaman erotik gazetelerde tren fantezilerini okur ve uydurma olduklarını düşünürdüm.Hatta kendim yaşayacak olmama bile inanamıyordum.Sohbet etmeye başladık.Kondüktör gelip biletlerimizi kontrol edene kadar bekleyecektik. Yaklaşık bir saat sonra kondüktör geldi,bilet kontrolünün ardından kompartmanı terketti.Zaten o andan sonra ne kondüktör ne de bir başkası bizim kompartmana uğramadı.Herif kapıdan çıkar çıkmaz Banu kapıyı tekrar kilitledi.Ben hemen onun ayaklarına kapandım ama engelledi.Her isteklerini yapıp yapmayacağımı sordu.Kabul ettim.Ben onlara ait hissediyordum kendimi.En kötü şeylerden bile zevk almaya razıydım.Beni camın önündeki masaya domalttırdılar. Yataklı trenle yolculuk yapanlar bilir,bu masa çok ufaktır ve camla bitişiktir.Pozisyonum çok zordu ancak mecburdum yapmaya.Sonra iple beni defalarca bağladılar.Nereye bağladıklarını bilmiyorum çünkü yüzümün yanı tümüyle cama bastırılmış durumdaydı,dışardan başka bir yeri göremiyordum. Bağlama işleri bittiğinde gülmeye başladılar.Çok komik göründüğümü ama zevkin doruklarına çıkacağımı söylediler.Onlara inanıyordum.Banu çantalarımızın yanına eğildi ve onları kurcaladı.Ne çıkarttığını bilmiyorum,zaten çantalarla uğraştığınıda seslerden anlıyordum.Sonra gülüştüler, kızlardan biri arkama yaslandı ve sanki sikiyormuş gibi yüklendi,gitti,geldi.Sonra gözümün önünde kırmızı bir top gördüm,ben farkına varmadan top ağzıma girmişti.Ağız tıkacı olduğunu anladım, demekki bağırmamı istemiyorlardı.Bayağı gerdiler,sonra boş kalan yerlere de çorap tıkıştırdılar. Ağzım yırtılabilirdi.Sonra arkamda bir ıslaklık hissettim.Krem sürüyor olmalılardı.Serin parmaklar çok nazik ve zevklendirici bir biçimde deliğimde dolaşıyor,arada bir birkaç santim içeri giriyor ve beni alıştırmaya çalışıyordu.Gene üzerimde vibratörü deneyeceklerini anladım.Onları zevklendirmek için inlemeye başladım.Tekrar gülüştüler.Parmaklar kıçımı kenarlarından tuttu ve ikiye ayırdı,bu sefer bir dil hissediyordum,yaklaşık beş dakika dil attılar bana.Çok tahrik olmuştum. Deliğimin genişlediğini hissediyordum.Sonunda dil uzaklaştı ve bir sertlik hissettim.Yavaşça içime kaymaya başladı.Ancak bir gariplik vardı,arkamdaki girip çıktıkça bir kadın bedenide vücuduma çarpıp duruyordu,o zaman ne olduğunu anladım.Belden bağlamalıyla beni sikiyordu kızlardan biri.Bu çok hoşuma gitti,bir kadın tarafından sikilmek çok hoş bir duyguydu.Gözlerimi kapadım ve zevk almaya başladım. … Son